"تحت أشعة الشمس" - Translation from Arabic to Turkish

    • güneşin altında
        
    • gün ışığında
        
    • güneş altında
        
    • güneşi altında
        
    Bir köşebaşında güneşin altında duran bir yabancı görüyor... ve ona yaklaşıp dudaklarından öpüyor, bu hiç tanımadığı adamı. Open Subtitles ثم ترى رجلاً غريباً يقف تحت أشعة الشمس في نهاية طرف الشارع ثم تذهب إليه لتُقبله. ذلك الشخص الغريب.
    güneşin altında ısınıyor ve ne kadar ısınırlarsa o kadar verimsiz hâle geliyorlar. TED فحرارتها ترتفع تحت أشعة الشمس وتصبح أقل كفاءة كلما سخنت أكثر.
    Sadece bronzlaşmış kızlar vardı. güneşin altında durma gereği duymuş kızlar. TED كان الأغلبية هم فتيات التان ذلك النوع الذي يشعر بالحوجة أن يكون تحت أشعة الشمس.
    Siz kana hasretsiniz ve gün ışığında çok az durabiliyorsunuz ama bu size zarar veriyor. Open Subtitles أنت تتلهّف إلى الدّم و تستطيع أن تقف تحت أشعة الشمس قليلاً , لكنّها تؤلمُك
    Kızgın güneş altında bir de acımasız bir disiplin görürler. Open Subtitles الإنضباط القاسي مشترك تحت أشعة الشمس الحارة
    Sizler Bağımsızlık Günü'nü sıcak yaz güneşi altında, karşılığında maaş, losyon veya teşekkür almadan kölelik ederek geçireceksiniz. Open Subtitles جميعكم ستقضون النهار تخدموني تحت أشعة الشمس ، دون تلقي أجر أو حماية أو إمتنان
    Orada, kırbaç darbeleri ve prangalarla, güneşin altında... ilk gençlik ve delikanlılık günlerini... köleciliğin yok oluşunu düşleyerek yaşadı. Open Subtitles قبل عيد ميلاده الثالث عشر هناك , تحت السياط و السلاسل و تحت أشعة الشمس لقد عاش شبابه و سنين رجولته المبكرة
    güneşin altında oturup zavallı babamın yeni numaralarına nasıl çalıştığını izlerdim. Open Subtitles أتذكر جلوسي تحت أشعة الشمس أرى أبي يدرب شخص جديد
    Şimdi dinleyin, şu güneşin altında dolaşmaktan... ve cüce bir diktatör bozuntusuyla bilmece oynamaktan yoruldum. Open Subtitles إسمع, لقد شئمت التجول تحت أشعة الشمس و إضاعة الوقت مع دكتاتور مدع قصير القامة
    güneşin altında oturabileceğimiz bir yerlere gidip piyano dinleyeceğiz. Open Subtitles سنذهب إلى مكان ما حيث يمكننا الجلوس تحت أشعة الشمس و الإستماع إلى الموسيقى
    Beni düzmek mi istiyorsun? Kumsalda, güneşin altında... Open Subtitles أتريد مضاجعتي على الشاطئ تحت أشعة الشمس ؟
    Sıçan kızgın güneşin altında köşede durup... ~ ...böyle bir günde inanacak bir şeyi bekliyordu. ~ Open Subtitles â™ھ يقف الواشي في الزاوية تحت أشعة الشمس الحارقة â™ھ â™ھ كان ينتظر طوال النهار شيئًا يؤمن به â™ھ
    Sana bir şey sormak istiyorum. Burada, güneşin altında. Open Subtitles أود طرح بعض الأسئلة عليك في الخارج هنا تحت أشعة الشمس
    Bu çok önemli, çünkü işiniz, gelen güneş ışığını engellemekse, tropik bölgelerde kızgın güneşin altında rakımı yüksek yerlere göre daha etkili olmanız lazım. TED هذا أمر مهم، لأنه إن كانت وظيفتك هي منع أشعة الشمس الواردة، فستكون أكثر فاعلية في المناطق المدارية تحت أشعة الشمس المدارية الشديدة مقارنة إن كنت على ارتفاعات عالية.
    Düşündüm ki birlikte zaman geçirmenin, güneşin altında oturmanın, biraz müzik dinlemenin onlara bir zararı olmaz. Open Subtitles حسبت... أن قضاء بعض الوقت معاً و الجلوس تحت أشعة الشمس و الإستماع إلى بعض الموسيقى لا يمكن أن يسبب لهم أي أذى
    Bilemiyorum, Castle. Bunaltıcı güneşin altında bikinim ve ben mi? Open Subtitles أنا بملابس السباحة تحت أشعة الشمس الساخنة والحارقة...
    Sahile git. güneşin altında falan uzan. Open Subtitles اذهبي إلى الشاطئ استلقي تحت أشعة الشمس
    güneşin altında dolaşabiliriz. Open Subtitles نستطيع أن نسير تحت أشعة الشمس.
    Son damlasına kadar içip gün ışığında birlikte yürüyelim. Open Subtitles سنشرب كل دمها ونسير تحت أشعة الشمس معاً
    Eğer istersen tüm gün güneş altında oturur kağıt oynarız. Open Subtitles يمكننا الجلوس تحت أشعة الشمس طوال الصباح ولعب الورق , إذا كنتِ تفضلين ذلك
    Karım ve dostu Gaia, kasabanın yakıcı güneşi altında sevgili Varus'la karşılaşmış. Open Subtitles زوجتى و ضديقتها (جايا) جاءوا لمُقابلة (فاريس) الطيب فى المدينة تحت أشعة الشمس فى الظهيرة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more