Kapı alarmında gereksiz bir kızılötesi bulunan bir Takashita 500 var. | Open Subtitles | الأبواب لديها جهاز انذار من نوع تاكاشيتا مع اشعة تحت الحمراء |
Bir hayvan kızılötesi ışını tetiklediğinde kameralar otomatik olarak açılıp kaydetmeye başlayacak. | Open Subtitles | حينما يقطع الحيوان الأشعة تحت الحمراء سوف تشتغل الكاميرا مباشرة وتشرع بالتسجيل |
Bu yüzden size nasıl farklı baktığımın bir örneğini göstermek istiyorum kızılötesi kullanarak. | TED | لذلك أريد أن أريكم مثالاً حول كيف نرى بشكل مختلف باستخدام الأشعة تحت الحمراء. |
Kamera iki ve üç, kızıl ötesi tam görüntü verin. | Open Subtitles | كاميرا إثنان و ثلاثة يعطوني مسح كامل بالأشعه تحت الحمراء |
Adamındaki mikrobilgisayara bağlı ayakkabısında bulunan kızıl ötesi tarayıcıya oyunda ihtiyacın var. | Open Subtitles | ستستخدمون جهاز مخصوص للاشعة تحت الحمراء متصل بكمبيوتر مخفي في مكان ما |
Ve bu bölge kahverengi görünmektedir, ama kızılötesi kullandığımız da ve onu işlediğimizde, birden, sahte renk kullanarak bölge açık pembe olarak görünmektedir. | TED | والموقع يبدو بنيا واضحا، ولكن عندما نستخدم الأشعة تحت الحمراء ونقوم بمعالجة كل ذلك، بشكل مفاجئ، باستخدام لون زائف، يظهر الموقع ورديا مشرقا. |
İşte bir sinek ve sineğin uçuş simülatöründeki büyük kızılötesi görünümü. Bu sineklerin oynamayı sevdiği bir oyun. | TED | هذه ذبابة وعرض كبير بالأشعة تحت الحمراء للذبابة في جهاز محاكاة الطيران، وهذه لعبة يحب الذباب أن يلعبها. |
Bu cismi farklı ışıkla inceliyorum: ultra-viyole, optik ve yakın kızılötesi ışıkla. | TED | درست هذه المجرة تحت أضواء مختلفة. الضوء الفوق بنفسجي، والضوء المرئي، وضوء الأشعة تحت الحمراء. |
İnsanların fark etmediği bir şey var, kırmızı ve yakın kızılötesi ışık aynen bu şekilde elinizin içinden geçebiliyor. | TED | لا يدرك الناس أن الضوء الأحمر وضوء الأشعة تحت الحمراء القريب غير الضار يمر خلال أيديكم، هكذا تمامًا. |
Solda ortada kızılötesi bir kamera var. | TED | في منتصف اليسار كاميرا أشعة تحت الحمراء. |
Dünya kızılötesi ışınım yayar çünkü mutlak sıfırın üzerindeki herhangi bir sıcaklığa sahip olan tüm nesneler yayar. | TED | تنبعث من الأرض الأشعة تحت الحمراء لأنّ الضوء ينبعث من كلّ جسمٍ له حرارة فوق الصفر المطلق. |
Dünya'nın kızılötesi ışıması, eğer atmosferde sera etkisi yapan gaz molekülleri olmasaydı uzaya doğru kaçardı. | TED | تنطلق الأشعة تحت الحمراء المنبعثة من الأرض في الفضاء إذا لم تتوفر جزيئات غاز الدفيئة في غلافنا الجوي. |
Bu işlem bir donanım parçası daha gerektiriyor, o da bu kızılötesi kalem. Bunu muhtemelen kendi başınıza 5 dolara yapabilirsiniz | TED | و نحتاج إلى جهاز آخر أيضاّ وهو قلم أشعة تحت الحمراء تستطيعون صنعه بأنفسكم بحوالي خمسة دولارات |
Radio Shack'e uğrayarak. Esasen bir pil, bir düğme ve bir kızılötesi LED'e sahip, | TED | برحلة سريعة إلى محل الإلكترونيات إنها تحوي باختصار على بطارية و مكبس و مصدر للأشعة تحت الحمراء |
Adamındaki mikrobilgisayara bağlı ayakkabısında bulunan kızıl ötesi tarayıcıya oyunda ihtiyacın var. | Open Subtitles | ستستخدمون جهاز مخصوص للاشعة تحت الحمراء متصل بكمبيوتر مخفي في مكان ما |
Ve tam bir organik profil için kızıl ötesi veri gerek. | Open Subtitles | ونحن بحاجة لبيانات الأشعة تحت الحمراء للحصول على الصورة العضوية الكاملة |
Her kapının üstünde kızıl ötesi kameralar ve biri de sokağa bakıyor. | Open Subtitles | كاميرات الأشعة تحت الحمراء فوق ،كل مدخل و واحدة موجهة الى الشارع |
kızıl ötesi ışınları kullanarak deneğin beyin aktivitelerini saptayan bir optik tarayıcı. | Open Subtitles | إنه جهاز فحص بصري ,يستخدم الأشعة تحت الحمراء ,ليحدد أماكن نشاط الدماغ |
Çelik yelek, ısıya duyarlı kızıl ötesi ve ufak bir orduyu peri tozuna dönüştürecek kadar kıymık bombası alacaksınız. | Open Subtitles | ، كيفلر تاك كامل مستشعر حرارة بأشعة تحت الحمراء و الكافي من قنابل الإنشقاق لتحويل جيش صغير إلى غبار |
kızıl ötesi göz güvenliği yönetmeliğinden ötürü sadece düşük güç ile kullanılabilir. | TED | الاشعة تحت الحمراء ونسبة الى لوائح سلامة العين تستطيع فقط استخدامها مع طاقة منخفضة |
Dünya, kızılötesinde böyle görünüyor. | Open Subtitles | هذا ماتبدو عليه الأرض بالأشعةِ تحت الحمراء. |
Yer personelinin hedefleri enfraruj lambalarla işaretlemesi gerekecek. | Open Subtitles | الفرق الأرضية عليهم أن يحددوا الأهداف بمناظير الأشعة تحت الحمراء |
Yukarıda, gece görüşü ve kızılötesi olan üç helikopter var. | Open Subtitles | لدينا ثلاث مراوح في الهواء مزودة بأجهزة رؤية ليلية و أشعة تحت الحمراء |