Neden Cindy'yi arayıp... bir Randevu almıyorsun? | Open Subtitles | دعوة سيندي. تحديد موعد. سأرى ما يمكنني القيام به. |
Eğer istersen bu hafta bir Randevu alabilirim. | Open Subtitles | إن أردت يمكنني تحديد موعد له هذا الأسبوع |
Sağlıklı Bayanlar Kliniği. Evet, Dr. Keyes ile bir Randevu almak istiyorum, lütfen. | Open Subtitles | نعم , أود تحديد موعد مع الدكتورة كيز لو سمحت |
Dinle mahkeme tarihini ayarlayana kadar bu Asyalı için bir hücre hazırla. | Open Subtitles | اسمع,ضع هذ الاسيوي فى الزنزانه حتى نتمكن من تحديد موعد في المحكمه |
Dümeni en çabuk kıran taraf biz olalım. Toplantı ayarlandı mı? | Open Subtitles | حسنٌ، نحتاج أن نتحرك أسرع، هل تم تحديد موعد لأجتماع الغد؟ |
Sizinle terapi randevusu ayarladığımızı hatırlamıyorum. Özür dilerim. | Open Subtitles | -لا أتذكّر تحديد موعد لجلسة |
Söz veriyorum rehber öğretmeninden haftaya yeniden Randevu alacağım. | Open Subtitles | أعدك أن أعيد تحديد موعد اخر مع مستشار التوجيه الأسبوع القادم |
O zaman yalan makinesine girmen için Randevu ayarlayabilir miyim? | Open Subtitles | إذاً يمكنني تحديد موعد لكِ لإستخدام جهاز كشف الكذب |
Yoksa seninle konuşmak için Randevu aldığım gibi mi? | Open Subtitles | أو الطريقة لكيفة تحديد موعد من أجل الحديث معك ؟ |
Sanırım, yeni bir Randevu almam lazım salondan. | Open Subtitles | أنا أنتظر شخصا اعتقد أن علي تحديد موعد آخر؟ |
Arayıp Randevu almanız lazım. Acil durum olmadıkça. | Open Subtitles | يجب عليك الإتصال و تحديد موعد , إلا اذا الحالة طارئة |
Bebeği almak için Randevu ayarlamaya geldim. | Open Subtitles | أردتُ أن أتكلّم معكِ عن تحديد موعد الإجهاض |
Randevu istiyorum. | Open Subtitles | ارغب في تحديد موعد للقيام بفحص |
Jerry, o mankenle konuş da Calvin Klein'la Randevu ayarlasın bana. | Open Subtitles | (جيري)، اطلب من تلك العارضة تحديد موعد لي مع (كالفين كلاين) |
Ben bir Randevu istiyorum Berkeley'deki evi görmek için. | Open Subtitles | أنا أودّ تحديد موعد لرؤية منزل "بيركيلي" |
Sizinle bir Randevu ayarlamak çok zor. | Open Subtitles | أتعلم أنه من الصعب تحديد موعد معك |
- Randevu mu almak istemiştiniz Bay Ryan? | Open Subtitles | أتَحْبُّ تحديد موعد سّيد رايان؟ |
Sanırım sonraki adım düğün tarihini belirlemek olacak. | Open Subtitles | اذن، اعتقد الخطوة القادمة هي تحديد موعد الزواج |
Buluşma ayarlandı, aynı otobüs durağında. | Open Subtitles | تم تحديد موعد ومكان الإجتماع ، بنفس محطة إنتظار الأوتوبيس |
Sizinle terapi randevusu ayarladığımızı hatırlamıyorum. Özür dilerim. | Open Subtitles | -لا أتذكّر تحديد موعد لجلسة |