"تحمل فقدان" - Translation from Arabic to Turkish

• kaybetmeyi göze
• kaybedemeyiz

Ailesini kaybetmeyi göze almıştı, ama bir çocuğunu daha kaybetmeye dayanamadı.
لقد كان راغباً في فقدان والديه ولكنه لا يستطيع تحمل فقدان ولد آخر

Yüzbaşı, o uyduları kaybetmeyi göze alamayız, ama bir diğer önemli konu da, o Chitauri'nin derhal bana getirilmesi.
كابتن، لا يسعنا تحمل فقدان تلك الأقمار. ولكن على قدر من الأهمية، عليك تسليم ذلك الشيتاوري لي.

Ama kurak mevsim öyle sert geçer ki, ağaçlar geniş yapraklarından buharlaşacak olan suyu kaybetmeyi göze alamaz ve yapraklarını dökmek zorunda kalır.
لكن الفصلَ الجافَ قاسي جداً الأشجار التي لاتستطيع تحمل فقدان الماء الذي يَتبخّرُ مِنْ أوراقِها الواسعةِ، فلذلك يجب عليها التخلص من اوراقها.

Muhteşem Maggie ve onun ölüme meydan okuyan kahramanlığını kaybetmeyi göze alamazsın benim için maliyeti ne olursa olsun.
أنتِ لا تستطيعين تحمل فقدان (ماغي) المذهلة ومآثرها ومهاراتها وتحديها للموت ممها يكلفني الأمر

Bu adamı kaybedemeyiz, çocuklar.
لا يمكننا تحمل فقدان هذا الشخص يا جماعة

Bir tanesini daha kaybetmeyi göze alamam.
لا أستطيع تحمل فقدان آخر

Guinevere'nin hayatı tehlikede. Bir saniye bile kaybedemeyiz.
حياة، (جوينيفير) على المحك لانستطيع تحمل فقدان ثانية