"تخرج من هنا" - Translation from Arabic to Turkish

• Buradan çıkmak
• defolup
• buradan çıkman
• Buradan gitmek
• Buradan çıkmana
• buradan çıkamayacaksın
• Dışarı çıkman
• buradan gitmen
• buradan çıktığında

Buradan çıkmak zorundasınız. Size yardım edersem yürüyebilir misiniz?
لابد أن، تخرج من هنا, هل يمكنك السير أذا ساعدتك؟

Buradan çıkmak için beni böyle ikna edemezsin.
هذه ليست بالضبط الطريقة الأفضل لإقناعي بأن أدعك تخرج من هنا

Bu pis şeyi istemiyorum. Sadece senin defolup çıkmanı istiyorum.
أنا لا أُريدُ هذه القذارة أُريدُك أنت تخرج من هنا

Hadi, Bart. buradan çıkman gerekiyor.
هيا يابارت، لابد أن تخرج من هنا

Buradan gitmek istiyorsun, ama Antonio'nun peşinde geziyorsun.
تريد ان تخرج من هنا لكنّك تركض وراء أنطونيو

Buradan çıkmana izin veremem biliyorsun.
أنت تعرف أنه لا يمكنني أن أدعك تخرج من هنا

Dejavu, sadece bu kez serbest olarak buradan çıkamayacaksın.
هذه المرة، لن تخرج من هنا حراً

Dışarı çıkman gerekiyor. Bir donut al kendine.
اريدك أن تخرج من هنا اذهب و اشتري بعض الدونات

elini cevinden çıkarıp... silahı bırakman ve buradan gitmen.
.أنتخرجيديكمنجيبسترتك. .و تضعالمسدسجانباً. و تخرج من هنا

Ve buradan çıktığında ben ve çocuğumuz için bir iş bulup dürüst bir hayat yaşamalısın.
و عندما تخرج من هنا عليك أن تحصل على عمل و تؤمن عيشة شريفة لي و لطفلك

Hayır, değil. Buradan çıkmak için sabırsızlanıyorsun.
كلا, ليس صعباً عليك لا تطيق صبراً حتى تخرج من هنا

Buradan çıkmak istiyorsan bir dahaki sefere daha fazla çalışmalısın.
سيكون عليك ان تبذل مجهود اكبر فى المره القادمه هل تريد ان تخرج من هنا

...Buradan çıkmak için sabırsızlandığına eminim.
أراهن أنك لا تستطيع الانتظار حتى تخرج من هنا

Burası benim alanım. Buradan çıkmak falan mı istiyorsunuz?
هذا شأني, هل تريد أن تخرج من هنا أم لا؟

Buradan çıkmak istiyor musun? Beni izle.
لو عايز تخرج من هنا تعالى ورايا

Eğer şimdi defolup gitmezsen seni iç çamaşırlarınla şu balkondan aşağı askıya alacağım.
إذا لم تخرج من هنا بحق الجحيم سوف أعلقك بملابسك الخارجية من الشرفة.

Beğenmiyorsan, neden defolup gitmiyorsun?
لم لا تخرج من هنا بحق الجحيم ؟ الن تفعل إخرج من هنا

Ve buradan çıkman gerekiyor. Şimdi.
و عليك أن تخرج من هنا , في الحال

"Asla başaramayacağız." "buradan çıkman gerek!" "Kurtar kendini!"
"أنت عليك أن تخرج من هنا" "أنقذ نفسك"

- Buradan gitmek istiyor musun? - Evet.
هل تريد ان تخرج من هنا بالطبع اريد

Kim olduğunu bilmiyorum ama Buradan çıkmana izin veremem.
انا لا أعلم من أنت ولكنني لا أستطيع أن أدعك تخرج من هنا

buradan çıkamayacaksın demiştim sana.
حذرتك إنّك لن تخرج من هنا أبداً.

- Las Vegas Polisi. Dışarı çıkman gerekiyor.
-نحنُ شرطة "لاس فيجاس"، نريدكَ أن تخرج من هنا.

Ama buradan gitmen gerek. Kızıma göz kulak olman gerek. - Hayır.
،ولكن يجب أن تخرج من هنا يجب أن تعتني بابنتي الصغيرة

Günün birinde buradan çıktığında...
عندما تخرج من هنا ستكون أغنى رجل في كييف.