Tamam, eğer haklıysak bu çete muhtemelen başka bir soygun planlıyor. | Open Subtitles | حسنٌ، لربما هذه العصابة تخطّط الآن لعملية سطو جديدة |
Son Savaşı demek böyle kazanmayı planlıyor. | Open Subtitles | هكذا إذاً تخطّط الحوريّة السوداء للانتصار بالمعركة النهائيّة |
- Neyin peşinde olduğunu biliyorum. Korkuyor ve bu zararı kontrol çabası. | Open Subtitles | أعلم ما تخطّط له، إنه خائف و هذا لتخفيف الضرر، صحيح، أتعلم؟ |
İIk önce bensiz bütün bu şeyleri planlıyorsun, sonra da ortadan kayboluyorsun. | Open Subtitles | أولا, تخطّط هذا الشيء بالكامل بدوني وبعد ذلك تختفي |
Yakında büyük birşeyler yapmayı planladığını biliyoruz. | Open Subtitles | و نعلم أنك تخطّط لشيء أكبر ليُنفّذ قريباً |
Aileni yüzüstü bırakıp batıya iltica etmeyi planlıyordun. | Open Subtitles | كنت تخطّط لترك عائلتك واللجوء إلى الغرب. |
Koç Haskins, Louie Dampier ve Pat Riley hakkında ne düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | مدرّب هاسكينز، كيف تخطّط إيقاف لوي دامبير وبات رايلي؟ |
Merak ettim de kaç kadın almayı planlıyorsunuz? | Open Subtitles | أنا أتسائل كم عدد النساء اللواتي تخطّط لإستعمالهن؟ |
Evet, bilmiyor. Paris'e gitmeyi planlıyor. Bana sormadı bile. | Open Subtitles | هي لا تعلم كما يبدو لي، إنها تخطّط للذهاب لـ "باريس" ولم يخطر حتى في بالها دعوتي لمرافقتها |
Ne planlıyor emin değilim ama gergin görünüyor. | Open Subtitles | العدالة! لست متأكدا مما تخطّط لفعله، و لكنها تبدو عصبية. |
Görünüşe göre bu kız sevgilinin peşinde. | Open Subtitles | ما الذي يجري؟ يبدو أنها تخطّط لسرقة حبيبك. |
Neyin peşinde olduğunu çözmeye çalışıyor ama korkarım yanlış kafayla düşünüyor. | Open Subtitles | -يحاول معرفة ما تخطّط له أيضًا ولكنّي أخشى أنّه يفكّر بـ"الرأس الخطأ" الآن |
Neyin peşinde olduğunu çözmeye çalışıyor ama korkarım yanlış kafayla düşünüyor. | Open Subtitles | -يحاول معرفة ما تخطّط له أيضًا ولكنّي أخشى أنّه يفكّر بـ"الرأس الخطأ" الآن |
Kardeşim, hayatına nasıl devam etmeyi planlıyorsun bilmem ama ben bırakıyorum artık. | Open Subtitles | لا أعرف كيف تخطّط لمستقبلك. ولكني سأنتهي من تلك الأعمال. |
Bak, anladım, bu domuza "delicesine aşık olmayı" planlıyorsun, ama lütfen başka bir konudan bahsedebilir miyiz? | Open Subtitles | أنصت، أعرف أنك تخطّط للوقوع في حبّ هذا الخنزير لكن هلا من فضلك التكلّم عن شيء آخر؟ |
Peki onunla ne yapmayı planlıyorsun? Beni suçlayan kişiyi bulmayı planlıyorum. | Open Subtitles | وماذا تخطّط أن تفعل بها؟ أخطط أن أستخدمها للعثور على من قام باتهامي ومواجهته |
O zaman iyi niyetinin göstergesi olarak kütüphaneye nasıl girmeyi planladığını anlat. | Open Subtitles | وفي حسن النيّة، أخبرني كيفك تخطّط له إقتحام المكتبة. |
Asıl problem şu ki ne için kullanmayı planladığını bilmiyorum. | Open Subtitles | المشكلة هي أنّي لا أعرف بما تخطّط لاستخدامه |
Kim olursa olsun ondan kurtulmayı planlıyordun, değil mi? | Open Subtitles | كنتَ تخطّط للتخلّص منه بغضّ النظر عن هويّته، أليس كذلك؟ |
Pekâlâ... bizi orduya ne zaman dahil etmeyi düşünüyorsunuz Amiral? | Open Subtitles | إذن... متى تخطّط لدمجنا مع الجيش، أيُّها الأميرال؟ |
- Burada ne kadar kalmayı planlıyorsunuz? | Open Subtitles | -إلى متى وأنت تخطّط لكي تكون هنا؟ -ثلاثة أيام |
Çünkü birşeyin peşindesin.. | Open Subtitles | .. لأنني أعلم أنك تخطّط لشئ |
Ruh yürüşünü plânlıyorsun, onu kurtarmak için lakin böyle yaparsan, geri dönmek için bir bedene sahip olmalısın. | Open Subtitles | هل تخطّط لدفع الروح، لتنقذها، لكن لتفعل ذلك، يجب أن يكون لك جسد لتعود إليه. |
Planladığından çok daha iyi bir şey. | Open Subtitles | شيء أفضل من ما تخطّط له حتى |