İkimizden sadece birinin hareketlerim üzerinde kontrolü olduğunun farkındasın değil mi? | Open Subtitles | ولا بدّ أنّك تدرك أنّ واحداً منّا فقط له سيطرة على أفعالي |
Bir şeyin çorap çekmecesine girmesi için illa ki çorap olması gerekmediğinin farkındasın değil mi? | Open Subtitles | أنتَ تدرك أنّ الأشياء ليس عليها أن تكون جوارباً حتّى تدخل درج الجوارب |
Harflerin bir şeyi simgelemesi gerektiğinin farkındasın, değil mi? | Open Subtitles | تدرك أنّ الحروف من المفترض أن ترمز إلى شيء، صحيح؟ |
Babacığının zaten bir tanesine sekreterlik yapmış olduğunun farkında değil. | Open Subtitles | لم تدرك أنّ أباها يعمل لواحدة بالفعل |
Babacığının zaten bir tanesine sekreterlik yapmış olduğunun farkında değil. | Open Subtitles | لم تدرك أنّ أباها يعمل لواحدة بالفعل |
Boyun 1 metre bile değil, farkındasın değil mi? | Open Subtitles | تدرك أنّ طولكَ يبلغ قدمين ونصف، صحيح؟ |
Leroy Rahibe Astrid'le aranızda hiçbir şey olamayacağının farkındasın, değil mi? | Open Subtitles | (ليروي)، أنتَ تدرك أنّ العلاقة بينك و بين (آستريد) لا يمكن أن تحدث أبداً. |
Bunun asla yürümeyeceğinin farkındasın... | Open Subtitles | تدرك أنّ هذا لن ينجح... |