"تدمرين" - Translation from Arabic to Turkish

• mahvediyorsun
• mahvetmene
• mahvedersin

Tom'un hem evliliğini hem de kilisedeki konumunu mahvediyorsun.
أنت تدمرين زواجه ومنصبه في الكنيسة ومن أجل ماذا؟

Çok daha iyi işler yapabilirsin. Hayatını mahvediyorsun.
لديك ِ الكثير من الأمكانيات , أنت ِ تدمرين حياتك

Sen güzel bir kadınsın. Kendini mahvediyorsun.
أنتي امرأة جميلة ,أنتي تدمرين نفسك

Çünkü öylece durup hayatını mahvetmene izin veremem.
لأنني لايمكنني أن أقف وأراك تدمرين حياتك

Özellikle de güneyde. Bunu açığa çıkarırsan, kariyerini mahvedersin.
خاصة فى الجنوب ، أذا فضحتيه ، سوف تدمرين مسيرته.

- Anne, kalemizi mahvediyorsun. - O yıllardır aile dostumuzdu.
-أماه, أنت تدمرين حصننا أعني لقد كانت صديقة للعائلة منذ الأمد

Sana yaklaşanları mahvediyorsun.
أنتِ تدمرين كلّ شخص يقترب منكِ

Tamam, Becky, kapa çeneni. Bunu mahvediyorsun, tatlım.
حسناً بيكي أصمتي أنتي تدمرين هذا عزيزتي

Nereye konsan orayı mahvediyorsun.
تدمرين كل ما تلمسينه

Anne, hayatımı mahvediyorsun.
أماه أنتِ تدمرين حياتي

Her seyi mahvediyorsun.
أنت تدمرين كل شيء

Hayatımı mahvediyorsun!
، أنتِ تدمرين حياتي

- Her şeyi mahvediyorsun!
أنت تدمرين كل شيء

Kız kardeşinin gününü mahvediyorsun.
انت تدمرين هذا على أختك

Claire, aklımın almadığı sebeplerden ötürü hayatını mahvediyorsun.
(كلير) هل تدمرين حياتكِ لأسباب قد لا أفهمها؟

- Hayatımı mahvediyorsun.
إنكِ تدمرين حياتي.

- Hayatını mahvediyorsun.
أنتِ تدمرين حياتك

- Hayatini mahvediyorsun.
أنتِ تدمرين حياتك

Evimizi mahvetmene izin vermeyeceğim.
هذا الدير صار ملكي الآن لن أترككي تدمرين منزلنا

Hayatını mahvetmene izin vermeyeceğim.
لن أدعك تدمرين حياتك

İtibarımı mahvedersin.
سوف تدمرين ممتلكاتي