"تركتكِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • izin verdim
        
    • bıraktığım
        
    • bıraktım
        
    • terk
        
    • bıraktı
        
    • bırakırsam
        
    Ortadan kaybolmaya söz verdiğin için yaşamana izin verdim ama buradasın. Open Subtitles تركتكِ تعيشين لأنكِ وعدتيني بالاختفاء و مع ذلك، ها أنتِ ذا
    Senin bir kere gitmene izin verdim. Bir anlaşma yaptık, ben uydum. Open Subtitles لقد تركتكِ تمضين مرّة، لقد عقدنا اتفاق وقد احترمته
    Seni orada bıraktığım için üzgünüm. Etrafımdaki insanlar ölmeye başladı. Open Subtitles مرحباً، آسف أنّني تركتكِ هناك، فالناس يميلون للموت حولي.
    Kat, arabayı aldım. Sizi bıraktığım yerde buluşalım, tamam mı? Open Subtitles قابليني بالمكان الذي تركتكِ به..
    Ama güzel tarafından bak, bu kez arabayı sana bıraktım. Open Subtitles لكن انظري للجانب المشرق، تركتكِ مع سيارة هذه المرّة
    Sizi böyle küçük düşmüş olarak ölmeye terk etsem küçük kızım hakkımda ne düşünürdü? Open Subtitles الآن, ماذا ستفكر ابنتي عني إذا تركتكِ هكذا لتحظي بالخزي و الموت؟
    Madem bu kadar tehlikeliyim, neden seni benimle yalnız bıraktı? Open Subtitles .. حسناً ، إن كنت خطراً جداً لماذا هي تركتكِ وحدكِ معي ؟
    Kendi güvenliğin için oradasın. Seni bırakırsam, parçalara ayrılırsın. Open Subtitles إنّكِ هنا من اجل حمايتكِ، إن تركتكِ تخرجين، فستُقطعين أشلاءً.
    Gitmene izin verdim çünkü ihtiyacın olan her şey olmam gerektiğini düşündüm. Open Subtitles تركتكِ تذهبين لأنني ظننت أنني يجب أن أكون كل شيء لكِ.
    Beni bu ameliyata ikna etmene nasıl izin verdim bilmiyorum. Open Subtitles لا أصدق بأنني تركتكِ تقنعيني لأقوم بهذا أصلاً
    Kendi istediklerini yapmana izin verdim, kendi hobilerini bulmana kendi garip müziklerini dinlemene. Open Subtitles تركتكِ تقومين بأموركِ الخاصة وتجدين هواياتكِ تستمعين لموسيقاكِ الغريبة
    Yaşamana izin verdim, ne biliyorsan anlat. Open Subtitles تركتكِ تعيشين اخبرينى بما تعرفى
    Yaşamana izin verdim, ne biliyorsan anlat. Open Subtitles تركتكِ تعيشى اخبرينى بما تعرفيه
    Seni bıraktığım için üzgünüm. Open Subtitles آسف لأنني تركتكِ
    Oh, şuna bak, aynı bıraktığım gibi. Open Subtitles أنظري، تماماً كما تركتكِ
    Tam da bıraktığım yerdesin. Open Subtitles ها أنتٍ ذا... تماماً حيث تركتكِ
    Bende bıraktım şimdi roller değişti ben kardeşini dövüp, kızkardeşimi bırakmasını söyledim. Open Subtitles . لقد تركتكِ . و الآن قمت بضرب أخاك ، و حذرته بأن يترك أختي
    İçeri tıkmak yerine serbest bıraktım seni. Open Subtitles لقد تركتكِ فى حال سبيلك بدلاَ من وضعكِ فى السجن
    Seni çok uzun zaman rahat bıraktım. Open Subtitles تركتكِ وشأنكِ لفترة طويلة جداً
    Oysa ki hepimiz Tara'nın seni bu yüzden terk ettiğini biliyoruz ama kimse korkusundan birşey diyemiyor. Open Subtitles حين أن جميعنا يعرف بأن تارا تركتكِ والآن الجميع يخشي أن يقول أي شئ لكِ
    ..kardeşinin bir hoşça kal demeden seni terk ettiğini düşündün. Open Subtitles ظننت أن شقيقتك تركتكِ دون أن تقول لكِ وداعــاً
    Annem seni dinlenmen için yalnız mı bıraktı? Open Subtitles متعبات أمي تركتكِ بسلام؟
    Bak, üzgünüm ama burada seni bıraktı. Open Subtitles انظري، آسف لأنها تركتكِ.
    Hayır, sizi bırakırsam en iyi ihtimalle şikâyetçi olacaksın. Open Subtitles لا, لا, أذا تركتكِ تذهبين في أفضل الأحوال ... في أفضل الأحول ستوجهين التهمَ لي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more