"ترن" - Translation from Arabic to Turkish

    • çalıyor
        
    • çınlıyor
        
    • çaldığında
        
    • çalma
        
    • çınlayan
        
    • şıngırdıyor
        
    Telefon geldiğimden beri deli gibi çalıyor Open Subtitles إن الهواتف ترن بلا توقف منذ أن وصلت إلى هنا
    Telefonlar çıldırmışçasına çalıyor. Open Subtitles الـ .. الـ .. الهواتف ترن بجنون
    Telefonlar deli gibi durmadan çalıyor. Open Subtitles يا رفاق ، الهواتف ، إنها ترن باستمرار
    Sanırım şu an kulaklarım çınlıyor. Buna inanamıyorum. Open Subtitles أعتقد حاليا اذني ترن لا أستطيع أن أصدق هذا
    İki gündür çenen durmadı, artık kulaklarım çınlıyor. Open Subtitles أنت تتبعيني لمدة يومين وأذني ترن.
    Zil çaldığında birisinin henüz diğer tarafa gitmeye hazır olmadığını anlarlarmış. Open Subtitles وعندما يسمعونها ترن يعرفون بأن هنالك شخص لا زال حي ولم يمت بعد
    Sophia da çalıyor olabilir. Open Subtitles من الممكن أن تكون هي من ترن بنفسها
    Telefonlar çalıyor. Atari oynayıp, kokain mi içiyorsunuz? Open Subtitles مهلا",هنالك هواتف ترن وانت تلعب اللعاب الفيديو
    Karanlıkta, onun elini çanı çalabilmesi için bırakıyor aynı anda ağzıyla düdüğü çalıyor ve sonra ayaklarıyla perdeyi deviriyor. Open Subtitles في الظلام، يترك يدها ليجعلها ترن الجرس بينما يضع هو الصافرة في فمه، وبقدمه يركل المرآة ...
    Alarm çanları çalıyor, Willie. Open Subtitles أجراس الانذار ترن , ياويلى
    Benim saat. Saat başı çalıyor. Open Subtitles أنها ساعتي أنها ترن كل ساعه
    Bugün, telefon sabahtan beri çalıyor. Open Subtitles الهواتف ترن مبكراً اليوم
    Evet, şimdi bile *Ecclesiasticus'ın sözleri.. ..kulaklarımda çınlıyor. Open Subtitles أجل، حتّى في هذه اللحظة ترن في أذني كلمات "سفر يشوع بن سيراخ".
    Yine mi kulağın çınlıyor, baba? Open Subtitles هل لا زالت أذنك ترن أبي؟
    Kulağın yine mi çınlıyor, baba? Open Subtitles هل لا زالت أذنك ترن أبي؟
    Kulaklarım devamlı olarak çınlıyor. Open Subtitles أذنى ترن باستمرار
    Üzgünüm fakat hâlâ kulaklarım çınlıyor. Open Subtitles أنا آسفة مازالي أذناي ترن
    - Hala kulaklarım çınlıyor. - Valley'de miydi? - Evet. Open Subtitles ـ أذناي لاتزالا ترن ـ هل كان في "فالي"؟
    Ve bunu çok kesin bir şekilde ölçebiliriz aslında, çünkü insanlara günde 10 kere çalan elektronik çağrı cihazları veriyoruz, ve her çaldığında ne yaptığınızı, ne hissettiğinizi, nerede olduğunuzu, ne düşündüğünüzü bize söylüyorsunuz. TED ويمكننا أن نقيس ذلك بدقة كبيرة لأننا نعطي الناس أجهزة إلكترونية للرسائل، ترن 10 مرات في اليوم وكلما رنت، تسجل ما تفعله وكيف تشعر وأين أنت وما الذي تفكر فيه
    Ve alarm çaldığında, Open Subtitles وحين ترن ساعة المنبه، ستجدني واقفة
    - Merdivenlere otur zili çalma gürültü çıkarma, beni bekle. Open Subtitles اجلس على السلالم، لا ترن الجرس، لا تخلق ضوضاء وانتظرني
    Kulaklarımda çınlayan tek bir kelime var... Özgürlük, özgürlük, özgürlük. Open Subtitles كلمة واحدة فقط ترن في أذني الـحــريــــة ، الـحــريــــة ، الـحــريــــة
    Sarkılar söyleniyor...bilezikler şıngırdıyor. Open Subtitles ‎مع راجا أواشتي ‎الأغاني تغنى.. الأساور ترن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more