Sen doğuncaya kadar hamileliğini anlamasın diye ziyaretine bile gitmedi. | Open Subtitles | لم تزره قبل ولادتك |
Annesi hapiste ziyaretine gitmemiş. | Open Subtitles | وامه لم تزره في السجن |
- Çünkü hiç açıklayamadım. - Onu hapishanede hiç ziyaret etmedin. | Open Subtitles | ــ ليس هكذا يفسر الأمر ـ لم تزره يوماً في السجن |
Amcan Buster son zamanlarda oldukça üzgün ve hala onu ziyaret etmedin. | Open Subtitles | عمك (باستر) كان مكتئباً للغايه مؤخراً, و أنت لم تزره |
Burayı sadece ziyaret etmedin, burayı yarattın. | Open Subtitles | لأنك لم تزره, أنت بنيته |