"تساعد على" - Translation from Arabic to Turkish

• yardımcı olur
• yardımcı olacak
• için yardım
• yardımcı olmak için
• yardım edecek

Ilıman bölgelerde sıcaklığın yumuşamasına yardımcı olur ve bize ılıman hava verirler.
فهي تساعد على تخفيف درجات الحرارة في المناطق الحارة مما يمنح الكوكب الطقس المستقر.

eğer bayrakları yakan insan sayısını düşürmek istersek, bu, onların neyi bunu yapmaya zorladığını anlamaya yardımcı olur.
إذا كنت ترغب في خفض عدد الناس الذين يقومون بحرق الأعلام، أنها تساعد على فهم ما يجعلهم يفعلون ذلك.

Bir kaşık dolusu şeker, ilacı yutmanıza yardımcı olur
فقط ملعقة من السكر تساعد على قبول الدواء

Bu alıştırmalarla birlikte bazı doktorlar uykuya yardımcı olacak ilaçlar öneriyor, ancak bu ilaçların her durumda yardımı dokunmuyor.
فضلاً عن هذه الممارسات، يقوم بعض الأطباء بوصف أدوية تساعد على النوم. لكن لا توجد أدوية موثوقة تفيد في كل حالات.

Ne olursa olsun, kazanmak için yardım etmelisiniz.
عليك أن تساعد على الإنتصار مهما يكُن الأمر

Bu yüzden kurtadam özelliklerini bastırmaya yardımcı olmak için bir tedavi geliştirdim.
لذا ابتكرت معالجة تساعد على قمع خصائصي كمذؤوبة.

Amacım bizi kurtarmaya yardım edecek bu yaşamdan yeni teknolojiyi bulmak.
هدفي هو إيجاد تكنولوجيا جديدة من هذه الحياة، تساعد على انقاذنا.

Bir kaşık dolusu şeker ilacı yutmanıza yardımcı olur
فقط ملعقة صغير من السكر تساعد على قبول الدواء

Bir kaşık dolusu şeker, ilacı yutmanıza yardımcı olur
ملعقة صغيرة من السكر تساعد على قبول الدواء

... kişininalışagelmiştuzaklara düşmemesine yardımcı olur.
في حالات إطلاق السراح، تساعد على تجنب المشاكل المألوفة

Bazen müzik hatıraları aralamaya yardımcı olur.
فى بعض الاحيان الموسيقى يمكن ان تساعد على عوده الذكريات

Ama bilhassa mumlar ortama bayağı yardımcı olur.
ولكن الشموع أيضاً تساعد على حدوث مزاج جيد

Uyuma ve uyanma döngüsünü düzenlemeye yardımcı olur.
التي تساعد على تنظيم الاستيقاظ وأنماط النوم.

Kalori, enerji demek ve ısınmana yardımcı olur.
بها سعرات الحرارية، وطاقة تساعد على تدفئتك

- Solunum yolunu açmaya yardımcı olacak. - Zar zor nefes alabiliyor!
سوف تساعد على فتح مجرى الهواء - هو بالكاد يستطيع التنفس -

Bu nedenle bugün, bu damgayı belki yok etmeye ve sürdürebilir ve insani bir şehir kurmaya dair bu konuşmaya onları dahil etmeye yardımcı olacak temizlik konusu hakkında düşünmenin birkaç yolunu önermek istiyorum.
لذلك أنا أرغب اليوم في اقتراح بعض الطّرق للتّفكير في نّظام الصّرف الصحي بطريقة قد تساعد على نزع الوصمة و تضمينهم في هذا الحوار حول كيفيّة جعل المدينة مستدامة و إنسانيّة.

"Birlikler Leonesse'te kanunun uygulanmasına yardımcı olacak."
"فرق الجنود تساعد على تطبيق القانون فى جميع أنحاء ليونيس"

Belki de ne aradığımızı bilirsem ben de işleri hızlandırmak için yardım edebilirim.
ربما لو كنت أعرف ما كنا نبحث عن، ما يمكن أن أقوله، مثل، كما تعلمون، تساعد على تسريع هذه العملية.

Yayılmamıza yardımcı olmak için yapıyorsun.
...أنت تفعل ذلك فقط لـِ تساعد على الترويج لنا

Kan dolaşımına yardımcı olmak için.
تساعد على تنشيط الدورة الدموية !

Fillere bayılırlardı ve bu etkinlik, yeni bir alan için fona yardım edecek.
لقد أحبوا الفيلة وهذه المناسبة تساعد على تمويل إفتتاح جديد