Bana değil, milyon dolarlık karın kasları olan adama teşekkür et. | Open Subtitles | لا تشكروني, اشكروا الرجل صاحب عضلات البطن التي تساوي مليون دولار. |
Birbirimize karşı oynarız. milyon dolarlık tanıtım. | Open Subtitles | و نلاعب بعضنا البعض إنها تساوي مليون دولار من الشهرة |
milyon dolarlık yetenek avcısı. | Open Subtitles | لديه عين تساوي مليون دولار لإكتشافه المواهب |
Bacaklarıma dikkat edin, onlar bir milyon dolarlık bacaklar. | Open Subtitles | انتبهيلرجلي! لديّ أرجل تساوي مليون دولار |
Sigortanın ödeyeceği para bir milyon dolar. | Open Subtitles | تعويضات التأمين تساوي مليون دولار -حسناً |
Senin gibi milyon dolarlık gülüşü ve yoğun muhteşem saçları olan adamlar siz anlamazsınız! | Open Subtitles | الرجالُ أمثالك الذين يملكون إبتسامة تساوي مليون دولار وشعرِك الكثيف الرائع أنت لا تفهمني! |
Benim karım Derek Shepherd'ın milyon dolarlık elini iyi edecek olan doktor. | Open Subtitles | زوجتي هي الطبيبة التي ستعالج يد (ديريك شيبرد) التي تساوي مليون دولار. |
Endişelenme, bir milyon dolarlık bir kolye değil. | Open Subtitles | لا تقلقي، لا تساوي مليون دولار. |
Şimdiden söyleyeyim, işte bu milyon dolarlık bir fikir. | Open Subtitles | هذه فكرة تساوي مليون دولار. |
O resim bir milyon dolar ediyor! | Open Subtitles | تلك اللوحة تساوي مليون دولار |
Bunlar John Lennon'ın gözlükleri. bir milyon dolar falan ediyor. | Open Subtitles | (هذه نظارات (جون لينون تساوي مليون دولار |