"تستطيع العيش" - Translation from Arabic to Turkish

    • yaşayamazsın
        
    • yaşayamıyorsun
        
    • yaşayamazsınız
        
    İstediklerin olmadan yaşayabilirsin ama ihtiyacın olan şeyler olmadan yaşayamazsın. Open Subtitles تستطيع العيش بدون ان رغبات ولكن لاتستطيع العيش بدون الحاجات
    Ama sen bensiz yaşayamazsın, benim sensiz yaşayamayacağım gibi. Open Subtitles لكنك لا تستطيع العيش من دوني مثل ما لا استطيع انا الحياة بدونك
    Jing Wu senin ailen, ve sen ailen olmadan yaşayamazsın. Open Subtitles جونج وو هي عائلتك و انت لن تستطيع العيش بدون عائلتك
    Madem onsuz yaşayamıyorsun koca bebek, ben de geri gelmesi için gidip özür dilerim. Open Subtitles لكن بما انك لا تستطيع العيش بدونها ايها الطفل الكبير سأذهب للأعتذار وأعيدها
    Onunla da yaşayamıyorsun, onsuz da. Open Subtitles لا تستطيع العيش معه ولا تستطيع العيش بدونه
    Bir otobüste yaşayamazsınız. Tuvaleti bile yok. Open Subtitles لا تستطيع العيش في باص لا يوجد دورة مياه هناك
    Onlarla yaşayamazsınız, çıktıkları yere geri yollayamazsınız. Open Subtitles الاطفال,انك لا تستطيع العيش بدونهم
    Hayatının sonuna kadar arkadaşlarınla yaşayamazsın. Open Subtitles أنت لا تستطيع العيش بقية حياتك مع الأصدقاء.
    Jing Wu senin ailen, ve sen ailen olmadan yaşayamazsın. Open Subtitles جونج وو هي عائلتك و انت لن تستطيع العيش بدون عائلتك
    Çünkü biliyorum, bana zarar vermesine izin vermeyeceksin. Öyle bir pişmanlıkla yaşayamazsın. Open Subtitles لأني أعلم انك لن تدعه يقوم بإيذائي لأنك تستطيع العيش مع تأنيب ضميرك
    Gördün mü bensiz yaşayamazsın, Open Subtitles اترى انك لا تستطيع العيش من دوني
    Şehirde yaşayan biri. Burada yaşayamazsın. Open Subtitles دائمآ في المدينة لن تستطيع العيش هنا
    Kalbindeki nefretle yaşayamazsın. Open Subtitles لن تستطيع العيش مع الكره في قلبك
    Gary, ofisinde yaşayamazsın. Open Subtitles غاري , لا تستطيع العيش في المكتب
    - Çünkü cevabı bilmeden yaşayamazsın Open Subtitles لأنّك لا تستطيع العيش دون معرفة إجابة
    Burada yaşayamazsın. Open Subtitles أنت لا تستطيع العيش هناك
    Çünkü sen sırların olmadan yaşayamıyorsun. Open Subtitles لأنك لا تستطيع العيش بحقيقتك على الملأ
    - Bensiz yaşayamıyorsun değil mi? Open Subtitles -لا تستطيع العيش بدوني، أليس كذلك؟
    Suçluluk ile yaşayamazsınız. Open Subtitles لم تستطيع العيش وانت مُثقل بذنبه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more