Başka kadınlara bakamazsın artık onlarla konuşamazsın, hiçbir şey yapamazsın. | Open Subtitles | لا تستطيع النظر إلى النساء. لا تستطيع التحدث معهم، لا تستطيع فعل شيء. |
Hiçbir şey yapamazsın. | Open Subtitles | لا تستطيع فعل شيء |
Hiç kimseye sana bir şeyi yapamazsın demesine izin verme. | Open Subtitles | لا تسمح لأحد أبدا، أن يقول لك أنك لا تستطيع فعل شيء ما |
Hiç kimseye sana bir şeyi yapamazsın demesine izin verme. | Open Subtitles | لا تدع أبداً أحد يخبرك... أنك لا تستطيع فعل شيء ما |
Başka bir insan için iyi bir şey yapamaz mısın yani? | Open Subtitles | هل تخبرني أنك لن تستطيع فعل شيء جيد لشخص آخر؟ |
Eğer sen bu konuda bir şey yapamazsan, ben yaparım. | Open Subtitles | حسناً, إذا كنت لا تستطيع فعل شيء في هذا الأمر , أنا سأفعل |
Ve ben de onunla buradan gidip mutlu olacağım ve bununla ilgili yapabileceğin hiçbir şey yok! | Open Subtitles | وسأرحل معها وسأكون سعيدا معها ولا تستطيع فعل شيء حيال ذلك هل فهمتني؟ |
Hiçbir şey yapamazsın. | Open Subtitles | لا تستطيع فعل شيء |
Onun için hiçbir şey yapamazsın. | Open Subtitles | لا تستطيع فعل شيء لهم. |
Hiçbir şey yapamazsın. | Open Subtitles | لا تستطيع فعل شيء |
Hiçbir şey yapamazsın. | Open Subtitles | لا تستطيع فعل شيء. |
Hiçbir şey yapamazsın! | Open Subtitles | ! لا تستطيع فعل شيء |
Bununla ilgili bir şey yapamaz mısınız? | Open Subtitles | الا تستطيع فعل شيء من اجل هذا؟ ؟ |
Hiçbir şey yapamaz mısın? | Open Subtitles | ألا تستطيع فعل شيء ؟ |
Özrü, bir şey yapamazsan dilersin. | Open Subtitles | أعتذر إذا لم تكن تستطيع فعل شيء |
Kız ölecek ve bunu durdurmak için yapabileceğin hiçbir şey yok. | Open Subtitles | ترينيتي في طريقها للموت ولا تستطيع فعل شيء لايقاف ذلك |
Kız ölecek ve bunu durdurmak için yapabileceğin hiçbir şey yok. | Open Subtitles | ترينيتي في طريقها للموت ولا تستطيع فعل شيء لايقاف ذلك |