| Ev sakinlerinden birisi bu sabah 6'da bir gaz sızıntısı olduğunu rapor etmiş. | Open Subtitles | أحد السكان بلغ شم رائحة تسرب غاز في السادسة صباحاً |
| Bu sefer gaz sızıntısı yok ama. | Open Subtitles | باستثناء ,انه لا وجود لأي تسرب غاز هذه المرة |
| Güney Afrika Hükümeti, bu patlamanın kaynağının gaz sızıntısı olduğunu söylüyor ama resmi bir bildiri gelene kadar bunlar söylenti olarak kalıyor. | Open Subtitles | حكومة جنوب أفريقيا تتحدث عن تسرب غاز ربما كان سبب الأنفجار ولكن حتى نستلم بيان رسمي |
| Karbonmonoksit zehirlenmesi, evinizde bir Gaz kaçağı varsa gerçekleşir. | TED | يحدث تسمم أول أكسيد الكربون عندما يحدث تسرب غاز في منزلك. |
| Belki Gaz kaçağı olduğunu söyleriz, evden birkaç saatliğine çıkmalarını sağlarız. | Open Subtitles | ربما يمكننا أن نخبرهما أن هناك تسرب غاز ربما ذلك يجعلهم يخرجون من البيت لعدة ساعات |
| Ama şu anda bir gaz sızıntısı var ve tamamen gerçek. | Open Subtitles | ،عدا أنني أرى الأن تسرب غاز .وهو ليس بإنذار كاذب هذه المرّة |
| Yeni arıtma tesisinde gaz sızıntısı var diyeceğim, değil mi? | Open Subtitles | تسرب غاز في محطة الصرف الصحي الجديدة ، أليس كذلك ؟ |
| Bu civarda gaz sızıntısı varmış burayı tahliye etmek için geldim. | Open Subtitles | لا يا سيدي، لست هنا من أجلها. هناك تسرب غاز في الحي. أخلوا المباني |
| Büyük bir gaz sızıntısı var. Sadece yetkili personel. | Open Subtitles | يوجد لدينا تسرب غاز هنا ممنوع المرور سوى للأشخاص المسموح لهم |
| Binada gaz sızıntısı varmış. | Open Subtitles | أجل، كان هناك تسرب غاز في البناية في وقت سابق |
| Yetkililer gaz sızıntısı olduğunu doğruladı. | Open Subtitles | السلطات المحلية أكدت بأنه كان تسرب غاز طبيعي |
| gaz sızıntısı olduğunu, hemen boşaltmaları gerektiğini söyle. | Open Subtitles | أخبرهم أنه حصل تسرب غاز ويجب الإخلاء |
| Binanızda bir gaz sızıntısı olduğu rapor edildi. | Open Subtitles | لدينا تقرير عن تسرب غاز في ملكيتك. |
| gaz sızıntısı falan mı var? | Open Subtitles | هل هنالك تسرب غاز , او شئ كهذا ؟ |
| Evet, kasaba genelinde bir gaz sızıntısı var yine. | Open Subtitles | . اجل , لقد كان تسرب غاز , مجداً |
| Gaz kaçağı, duvar kağıdındaki arsenik, duştaki mantar... | Open Subtitles | تسرب غاز , زرنيخ على الجدران فطر في الحمّام |
| Sorun ne bilmiyorum ama, Gaz kaçağı ile ilgili bir şey duymadım. | Open Subtitles | حسناً, أنا لا أعلم ما هي المشكلة ولكنني لم اسمع اي شيء حول تسرب غاز |
| Sorun değil. İlk raporlar, bir Gaz kaçağı olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | لا, لا بأس في ذلك التقارير الأولية تقوم أنه تسرب غاز |
| Ayrıca Haven'da bir sürü Gaz kaçağı oluyor. | Open Subtitles | . ايضاً بـ " هافين " دئماً ما يحدث تسرب غاز |
| Gaz kaçağı var, klimaya damlıyor. | Open Subtitles | لدينا تسرب غاز عبر تكييف الهواء |
| (Gülüşmeler) Geldiler. Dedim ki, "Sanırım bir Gaz kaçağı var." | TED | (ضحك) عندما أتوا قلت لهم: "أشك في تسرب غاز." |