Aslında, sen onlarla geçireceğim zamanı çalıyorsun. | Open Subtitles | أنا أحب والديكِ. فى الواقع أنتِ تسرقين من وقتى معهما |
Önce yabandomuzunun ormanını çalıyorsun ve sonra onu canavara dönüştürüyorsun. | Open Subtitles | اولا تسرقين الغابه من الحيوانات وتحولينهم الى شياطين |
Oda arkadaşının doğum kontrol haplarını mı çaldın? | Open Subtitles | اذا كنت تسرقين تلك الحبوب الخاصة بزميلتك في الغرفة؟ إستعارة .. حسناً ؟ |
Senin markette hırsızlık yaptığını ve benim sana taktik verdiğimi. | Open Subtitles | بأنّكِ كنتِ تسرقين البسكويت وأنا كنت أقدّم لك الإرشادات؟ |
Hayatımı çalmak, bana benzemek, paramı çalmak. | Open Subtitles | تسرقين حياتي وتنتحلين شخصيتي وتسرقين نقودي |
Hanımefendi, sizi bir alarmlı saat, yedi CD ve bir tüp basur kremi çalarken yakaladık. | Open Subtitles | في تظاهرنا بأننا من الشرطة سيدتي، رأيناك تسرقين منبّهاً سبع أسطوانات ومرهماً للبواسير |
Umarım mutlusundur, hayallerimin erkeğini çalıyorsun. | Open Subtitles | أتمنى أن تكوني سعيدة، بكونكِ تسرقين فارس أحلامي |
- Eski karımın mücevherleri! - Neden bu kadar iyi bir işverenden çalıyorsun? - Hayır! | Open Subtitles | لماذا تسرقين من شخص مخلص عطوف تعملين لديه؟ |
Önce düğünü mahvediyorsun, sonra limuzini çalıyorsun ve alkollü araba kullanıyorsun. | Open Subtitles | أولاًَ ، تفسدين الحفل ، تسرقين سيارة الزفاف و تقودين و أنت ثملة ؟ |
Şimdi de annenden mi çalıyorsun? Ne çeşit bir yaratıksın böyle? | Open Subtitles | انتِ تسرقين من امك الأن اي نوع من الوحوش انتِ؟ |
Havalı ve kendine güvenen. Şimdi başka kadınların randevulularını saatlerin altında çalıyorsun. | Open Subtitles | هادئة الأعصاب وواثقة بالنفس تسرقين الرجال من أسفل الساعات |
Oda arkadaşının doğum kontrol haplarını mı çaldın? | Open Subtitles | اذا كنت تسرقين تلك الحبوب الخاصة بزميلتك في الغرفة؟ إستعارة .. حسناً ؟ |
Benim en özel acılarımı çaldın. | Open Subtitles | تسرقين اكثر الاشياء خصوصيه في مذكراتي انا احاول ان امضي قدما وانتي تعيديني للخلف |
Sen burada hırsızlık yaptığın zaman çok daha saygılıydın. | Open Subtitles | أنّكِ كنت أكثر أحترامًا عندما كنتِ تسرقين هنا. |
Kendimi dışlanmış hissetmemi sağlamaya çalışıyorsun ve hırsızlık yapıyorsun. | Open Subtitles | حتي أشعر بأني مستبعدة . وأنتِ تسرقين |
- Koca Ayak gibi. Ya da otel odalarında böbrek çalmak gibi? Layla? | Open Subtitles | أو سرقة كليات فنادق هل كنت تسرقين الكلى ؟ |
Alışveriş merkezinde CD çalarken yakalanıyorsun. | Open Subtitles | و يُقبض عليكِ و أنتِ تسرقين الأسطوانات في المركز التجاري |
Selam şişko, elbisenden dışarı fışkırıyorsun! Hala başkalarının tabaklarından yemek çalıyor musun? Burada ne arıyorsun? | Open Subtitles | يا سمينة أنتِ تخرجين من ملابسك هل لازلتِ تسرقين الطعام من أطباق الآخرين؟ ماذا تفعلين هنا؟ |
Evimden bilgi çalıp, bahisçilere mi satıyorsun? | Open Subtitles | هل كنتِ تسرقين المعلومات من منزلي؟ و تبيعيها لوكلاء رهانكِ؟ |
Nasıl çalıştığını bilmediğin bir gemiyi nasıl çalarsın? | Open Subtitles | كيف تسرقين سفينة لا تعرفين كيفية تشغليها؟ |
Benim malzemelerimi mi çalıyordun? | Open Subtitles | أكنتِ تسرقين إمداداتي؟ |
Araba çalıyorsunuz, böyle kulüplere eğlenmeğe geliyorsunuz. | Open Subtitles | تسرقين سيارات و تذهبين للنوادي. |
Şu an evime izinsiz giriyorsun ve malımı çalman olanak dahilinde. | Open Subtitles | الآن.. إنك تتعدين على منزلي ومن المحتمل أنك تسرقين أغراضي.. |
I.R.A. için bankaları soyardın. | Open Subtitles | كنتِ تسرقين البنوك لحساب مصلحة الضرائب |
Ayrıca fark ettim ki çok fazla şeyi ayrı olarak yaparsak Atlantic City'ye giden bir otobüsün içine tıkılıp sıcak çarpması geçiren bir kadının çeyrekliklerini çalar hale gelebiliriz. | Open Subtitles | بالأضافة اننى ادركت انكِ اذا فعلت اشياء كثيرة منفصلة يمكن ان ينتهى بك الامر على حافلة متجهة الى مدينة اتلانتيك و تسرقين الارباع من سيدة عجوز اصابتها ضربة شمس |
Sen de benim gibi pek çok kale soymuş olsaydın kalelerin kuleler ve zindanlardan ibaret olduğunu bilirdin. | Open Subtitles | عندما تسرقين العديد من القلاع ستعلمين ستعرفين كل الأبراج و الأبراج المحصنة |
Bütün bunlar, başka bir çocuğu çalmana bahane olabilir mi? | Open Subtitles | ما هو الشئ الذي يجعلكِ تسرقين طفلاً؟ |