"تسمعونه" - Translation from Arabic to Turkish

• duyduğunuz
• Duyuyor

Ve sizin duyduğunuz ses, normal bir hoparlörde tüm sesin ön yüzden, ön taraftan havaya yayılışı gibi değil.
والصوت الذي تسمعونه حاليا على عكس مضخم عادي حيث يصدر كل الصوت من الواجهه ينتشر في الواجهة أي في الهواء

duyduğunuz ses bu atomların gerçek yayım tayfıdır.
الصوت الذي تسمعونه حقيقي و هو عبارة عن أطياف الانبعاثات لهذه الذرات.

Nathan Myhrvold: duyduğunuz bu ses sivrisinek kanat çırpışı.
ناثان: هذا صوت جناح البعوضة الذي تسمعونه.

duyduğunuz bu ses, doktorlarımın gösterdiği saygıdır. Güzel bir his.
ذلك الصوت الذي تسمعونه هو إحترام متدربوي

Duyuyor musunuz? Dinleyin.
هل تسمعونه ؟

Sadece duyduğunuz şeye uyumlu olsun.
فقط حاولوا ان تجعلوه متماشي مع ما تسمعونه

Yani, duyduğunuz bu sesle yunusları eve dönmeleri için çağırırız.
فالصوت الذي تسمعونه هو رنين استدعاء وهو ما نستخدمه لأستدعاء الدلافين للمنزل

Yeri gelmişken, duyduğunuz ses katkısız motor sesi.
ذلك صوت محرك خالص ما تسمعونه على أيّ حال

Millet, bu duyduğunuz tezahürat halkın kahramanı, Ateş Gelincikleri'nden Bolin için!
يارفاق , ذلك الهتاف الذي تسمعونه هو لمفضل محلي , بولي , من نموس النار

Ve benden duyduğunuz son şeyin hiç solo alamadığım konusunda rahatsız edici bir yorum olmasını istemedim.
ولم أرد أن يكون آخر شيء تسمعونه مني هو تعليق سخيف بشأن عدمي حصولي على الأغاني الفردية.

duyduğunuz bu trajik ses dans kariyerimin parçalanışının sesiydi.
الصوت المأساوي الذي تسمعونه هو صوت تمزيقي لسبيندل

duyduğunuz şey kaydedilmiş balina şarkısıdır.
ما تسمعونه أغنية مُسجلة للحيتان.

Bu duyduğunuz ses Richard Kiley'nin sesi.
الصوت الذى تسمعونه الاّن "هوصوت الممثل "ريتشارد كيلي

Jürinin bayan ve bayları, duyduğunuz...
أيها السيدات والسادة أعضاء ...هيئة المحلفين، ما تسمعونه

Bu yüzden, dikkatinizi çekerim beyler kariyerinize bir acemi olarak başladığınızda duyduğunuz hiçbir şeye inanmayın gördüklerinizin ise sadece yarısına inanın.
هذا، وأحذركم جميعاً أيها السادة وأنتم في بداية ممارسة عملكم كأطباء لعلاج المجانين لا تُصدّقوا أي شيء تسمعونه وصدّقوا فقط نصف ما ترونه

duyduğunuz şeyler doğru olamayacak kadar inanılmaz.
هو أن ما تسمعونه محال أن يكون حقًّا.

- Dostlar, duyduğunuz ses bana ait değil.
يارفاقي الصوت الذي تسمعونه ليس أنا

Sinyalimizde duyduğunuz parazit.
السكون الذي كنتم تسمعونه في أشاراتنا

Duyuyor musun?
هل تسمعونه ؟