"تشارلي في" - Translation from Arabic to Turkish

    • Charlie'yi
        
    • Charlie'nin
        
    • Charlie'ye
        
    Charlie'yi hapse atmak, hayatımı geri kazandırmayacak. Open Subtitles وضع تشارلي في السجن سوف لن يعيد لي حياتي
    Aynı zamanda Charlie'yi arabana almak için para verdiğini de söyledi. Open Subtitles أيضاً قالت بأنك دفعت لها لوضع تشارلي في سيارتك
    Baba, sence hiç Charlie'yi tehlikeye atar mıyım? Open Subtitles أبي , كنت تعتقد حقا سيضع تشارلي في خطر؟ -
    Charlie'nin ölüm sebebi, şunu bulana kadar intiharla tutarlıydı. Open Subtitles سبب الوفاة على " تشارلي " في الأصل يعتقد أنه إنتحار حتى لاحظنا هذا
    Hala Charlie'nin ilgisini anlayamadım. Open Subtitles لا زلت لا أفهم ما دخل تشارلي في هذا.
    Ben Charlie'ye vermiştim. Open Subtitles كلا لقد تركته مع تشارلي في الجناح
    Ona iyi olduğumu ve Charlie'yi yürüyüşe çıkarttığımı söyler misin? Open Subtitles أيمكنك إخباره أنّني بخير وأنّني أتنزّه مع (تشارلي) في القرية
    Charlie'yi konferans odasında bulmuştum. Open Subtitles وجدت تشارلي في غرفة الاجتماعات.
    Charlie'yi Santa Monica'da buldu, değil mi? Open Subtitles ألم يجد تشارلي في سانتا مونيكا؟
    Tabii bana ihanet ederek Charlie'yi tehlikeye attın. Open Subtitles بالطبع عندما خنتني ، وضعت (تشارلي) في خطر.
    Evet, Blair nişanlanıyor sen de Charlie'yi ilk resmi davetine götürüyorsun. Open Subtitles نعم .. أعني أنه ستتم خطوبة بلير وأنت ستأخذ (تشارلي) في أول مناسبة رسمية لها
    Ne, sonraki aşama Charlie'yi çöle gömmek mi? Open Subtitles ماذا، هل الخطوة التالية هي دفن (تشارلي) في الصحراء؟
    Böyle birşey tekrar olacak ve bu sefer Charlie'yi hapse atacaklar. Open Subtitles شيء كهذا سيحدث مرة أخرى و عندما يحدث سيلقون ب (تشارلي) في السجن
    Charlie'nin bahisçisi, Charlie'nin yatmayı planladığı kadınlar, termitler, ben. Open Subtitles النسوة التي يأمل (تشارلي) في مضاجعتهن النمل الأبيض، ثم أنا
    Siz, Charlie'nin hapishanede tanıştığı, Bay Earley olmalısınız. Open Subtitles اذن.. انت السيد الذي قابله (تشارلي) في السجن
    Charlie'nin her yerde hayranları var. Open Subtitles .معجبي تشارلي في كل مكان
    Siz, Charlie'nin hapishanede tanıştığı, Bay Earley olmalısınız. Open Subtitles اذن.. انت السيد الذي قابله (تشارلي) في السجن
    Yani, bilirsin, gerçek miktar ekonomiye bağlı olarak değişiyor veya ayın ilk günü Charlie'nin vicdanına kalıyor. Open Subtitles (اعتماداً على الاقتصاد وضمير (تشارلي في اول الشهر ولكن اجل، انا ادفع
    Charlie'ye yardım ediyorum. Open Subtitles انا اساعد تشارلي في شي ما..
    Bir hafta önce bu saatte garajdaki Charlie'ye yemek götürüyordum. Open Subtitles هذا الوقت منذ أسبوع, كنت... أحضر طبق لـ(تشارلي) في الكراج.
    Çünkü olsan Charlie'ye kilidi açmasında yardım ederdin. Open Subtitles (وإلا لكنتِ ساعدتِ (تشارلي في فتح ذلك القفل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more