"تشاهدها" - Translation from Arabic to Turkish

• İzliyor
• izlemek
• izlemene
• izlersin
• izliyorsun
• seyrediyorsun
• izleteceğim
• filimlere mi

Her gün izliyor musunuz?
أنّك تشاهدها كل يوم؟

Kururken izleyip, renk değişimini gözlemek. Yani diyorsun ki senin işin boyanın kurumasını izlemek, öyle mi?
ولكن عندما تشاهدها جافة,يتغير اللون إذاً

Bencil bir sürtüktü ve hiçbir şey intiharı izlemene ondan öte karar veremezdi.
لئيمة كلبة, ولا شئ . يثبت أكثر من . انها قررت جعلك تشاهدها و هي تفجر رأسها

Tekrarını verecekler. 7:50 Haberlerini izlersin. Bağlanıyorum.
لا بأس , سيعيدونها يمكنك أن تشاهدها 7.50 صباحاً

Onun soyunuşunu izliyorsun, yatağa gidiyor, uyuyor.
تشاهدها تغير ملابسها، تذهب للفراش، والنوم

Onu dikizliyorsun, takip ediyorsun, düzüyorsun, külotunu saklıyorsun sonra doğranmasını seyrediyorsun.
أنت تراقبها , تتبعها , تضاجعها و تبقي سروالها كتذكار ثم تجلس على على بعد 50 قدماً تشاهدها تذبح

Sonra kıza annesinin nasıl öldüğünü izleteceğim.
وتضطر الفتاة أن تشاهدها وهي تموت

O tehlikeli yerlere gitmesini izlemek zor olsa gerek.
لا بد أن الوضع كان صعب أن تشاهدها تذهب إلى تلك المناطق الخطرة.

İzlemek ve kafasını dağıtmak ister diye düşündüm.
إعتقدت أن بإمكانها أن تشاهدها لتريح بالها من الهم

Sonrasında evde oturup onu izlersin ve şak, şak, şak, şak.
وتجلس في المنزل تشاهدها وتمارس العادة السرية لاحقا

Birlikte Abercrombie'ye gidip onu eskitilmiş kot şort ve gladyatör sandalet denerken izlersin.
يمكنك أن تذهب معها إلى آبركرومبي و تشاهدها و هي تجرب شورتات الجينز المشقوقة و صنادل المصارعين

Staal, bu gezegeni havaya uçurabilirdin ve hâlâ orada oturmuş sona erişini izliyorsun.
(ستال)، يمكنك نسف هذا الكوكب من السماء و مع ذلك تجلس فوقها و تشاهدها تموت

- Sen hangi dizileri izliyorsun?
-أى العروض تشاهدها تحديدأً؟

Her gazetenin ortasını okuyorsun her dem uykunu uyuyorsun, her futbol maçını seyrediyorsun ben de burda durup konuşuyorum.
التهديد لايمشي معي , كيتي في كل جريده انت تقرأ... كلما تغفو تنام كل مباراه تشاهدها...

Onları seyrediyorsun. Bunun mükemmel bir şey mi olması gerekiyor?
تشاهدها أيفترض بأن هذا آسر؟

Kızına da bulaştığı zaman, ölümünü sana izleteceğim. Bırak gitsin.
(افعل كما أقول حالاً يا (جاك عندما تصاب إبنتك بالعدوى سأجعلك تشاهدها تموت