| Telefoto lensle çekim izni. | Open Subtitles | تصريحٌ بتصوير صورٍ بعدسة مقرّبة، |
| Doğal kaynakta çekim izni. | Open Subtitles | تصريحٌ للتصوير داخل محميةٍ طبيعية، |
| Helikopterden çekim izni. | Open Subtitles | تصريحٌ بالتصوير من حوامة، |
| Eğer bana yeminli ifade vermiş olsalardı, onu onlara verirdim. | Open Subtitles | كنتُ لأُسلّمها لو أعطوني تصريحٌ لذلك. |
| - Bu oldukça yetersiz kalan bir ifade. | Open Subtitles | هاذا تصريحٌ رائع عينآك |
| Kendi cinayet davandan paçayı yırtıp Edward'ın ifadesinin yalan olduğunu iddia edebilmen için jüri'yi kandırmaya yönelik tasarlanmış bir ifade o. | Open Subtitles | ذلك تصريحٌ مضلل قمت به لتضليل هيئة المحلّفين في قضية قتلك حتى يمكنك أن تدعيّ بأنّ شهادة (إدوارد) مجرد كذبة - إنّها كذلك - |
| Burada bir ifade var, Savcı Yardımcısı Pine'in kanıtları arasında, ...Bishop davasını aldığınızda, demişsiniz ki Bishop savunmasında hiç çalışmamışsınız. | Open Subtitles | حسنٌ ؛ لدي تصريحٌ هنا ؛ فيإكتشافمن مساعدمحاميالدولة(بين) عندماأخذتَقضايا(بيشوب) و قلتَ بأنكَ لم تعمل أبداً لدى دفاعات( بيشوب) |