"تضارب المصالح" - Translation from Arabic to Turkish

    • çıkar çatışması
        
    • Çıkar çatışmasını
        
    • çıkar çatışmasından
        
    • çıkar çatışmaları
        
    • çıkar çatışmalarının
        
    çıkar çatışması davaya zarar verebilir. Open Subtitles استميحك عذراً؟ تضارب المصالح يمكن أن يؤثر سلباً على القضية
    çıkar çatışması kalmadığına göre, Open Subtitles طالما أن هذا لم يعد تضارب المصالح أود ان أرشح
    Finansla ilgili çıkar çatışması, tek çıkar çatışması. Open Subtitles التي تقدّم اﻹرشادات الغذائيّة. تضارب المصالح الماليّة هو تضارب مصالح واحد فحسب.
    Çıkar çatışmasını önlemek için şirkete karısının adını verdiler. Open Subtitles وضعوا إسم الشركة بإسمها لتجنب تضارب المصالح
    Dışarıdan birisinin olmasını istediler... çıkar çatışmasından sakınmak için. Open Subtitles .. أرادوا شخصاً من الخارج . كي يتجنبوا تضارب المصالح
    Bu da, toplumların nasıl yanlış kararlar verdikleriyle ilgili bir genel kural: çıkar çatışmaları. TED إذن, هذا إستنتاج عام يبين لماذا تتخذ المجتمعات قرارات سيئة: تضارب المصالح.
    Çünkü çıkar çatışmalarının kişinin kendisini nasıl etkilediğini görmesi zordur. TED لأننا لا نرى كيف يعمل تضارب المصالح فينا.
    - Hayır, ben yalnızca çıkar çatışması hukuğun bir sorunudur, ...ikinci sınıf ise düşüncenin sorunudur. Open Subtitles ،أنّ تضارب المصالح أمر قانونيّ والدّرجة الثّانية مُجرّد رأي. ؟
    Riskli ama, kesinlikle çıkar çatışması tartışmalarını sona erdir. Open Subtitles انه خطر لكنه بالتأكيد سينهي الخلاف حول تضارب المصالح
    çıkar çatışması içinse hakkınızı duruşmada aramanız daha uygun olur. Open Subtitles قضايا تضارب المصالح هي أكثر ملاءمة للمحاكمة، مستشار.
    Burada bir çıkar çatışması olduğunu gören bir tek ben miyim? Evet! Open Subtitles صباحاً أنا الوحيد يَرى a تضارب المصالح هنا؟
    Bu olayda senin için o kadar büyük bir çıkar çatışması var ki. Open Subtitles تضارب المصالح كبير جدًا في هذا الموضوع
    Bu iki ana tehlike (seçkili seçim ve ortak değişken) çıkar çatışması ya da yanlı data seçimi gibi, daha genel tehlikelerle de birleşince, epidemiyolojik çalışmaların güvenlilirliğine gölge düşürür. Bir epidemiyolojik çalışmanın sonuçlarına güvenebilmek için, araştırmacıların büyük bir gayret sarfederek sonucu etkilemesi muhtemel tüm etmenleri ortadan kaldırdıklarını kanıtlamaları gerekir. TED هذان المأزقان الرئيسيان، مضافان إلى المزيد من المخاطر العامة، مثل تضارب المصالح أو الاستخدام الانتقائي للبيانات، يمكن أن تجعل من نتائج أي دراسة وبائية مشتبه بها، والدراسة الجيدة يجب أن تسعى لتثبت أن مؤلفيها اتخذوا خطوات للتخلص من هذا النوع من الأخطاء.
    Doğru, çıkar çatışması. Open Subtitles صحيح، حقّ، تضارب المصالح.
    Buna çıkar çatışması denir. Open Subtitles ذلك تضارب المصالح
    Sayın Yargıç, Cary Agos beni avukatı olarak seçti ve çıkar çatışması hakkındaki bütün bağlantılarından vazgeçti. Open Subtitles سيادة القاضي, لقد اختارني (كاري آغوس) لأكون محاميته وتخلى عن جميع الأمور المقلقة بشأن تضارب المصالح
    çıkar çatışması çok bariz. Open Subtitles وهذا تضارب المصالح مُدهِشُ
    Çıkar çatışmasını görebilirsiniz. Open Subtitles {\fnAdobe Arabic}.لذا ، تُمكنكما رؤية تضارب المصالح
    Ama sanırım Bayan Reyes bu çıkar çatışmasından bahsetmek adına bunları hemen itiraf edebilir. Open Subtitles ولكن أظن السيدة (رياس) يمكنها الإعتراف بهذا عندما تقدم شكوى تضارب المصالح
    İşte başka bir örnek: çıkar çatışmaları. TED وهذا أيضًا مثال آخر: تضارب المصالح.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more