| eşleşme yok. Nasıl olsa, tavşanları sevse bile kendi tavşanı olduğu anlamına gelmez. | Open Subtitles | لا يوجد تطابقات,و على أي حال حتى لو كانت تحب الأرانب |
| Ama motor çeşitlerini biraz eledim ve trafik kameralarından arama yaptım olayın yaşandığı sırada çevrede üç eşleşme buldum ki bir tanesi Michael Wilson adına kayıtlı. | Open Subtitles | ،لكني قمت بتضييق دائرة البحث عن حجم و نوع المحرك ،من خلال البحث في كاميرات المرور ،و وجدت ثلاثة تطابقات في المنطقة خلال ذلك الوقت |
| Üç eşleşme buldum. | Open Subtitles | لدي ثلاث تطابقات |
| Bu yaklaşık bir şey ama eşleme yapmak için yeterli olacaktır. | Open Subtitles | إذاً، هذا شكل تقريبي لكنّه قريب بما يكفي لإيجاد أي تطابقات. |
| eşleme bulabilir miyim diye hepsini inceliyorum. | Open Subtitles | أنا أتفحص الأظافر الآن لأرى إن كنتُ أستطيع إيجاد أيّ تطابقات. |
| 6- antikor uyumlu 0-negatif. | Open Subtitles | فصيلتها أو سالب مع ستة تطابقات لأجسام الأنتوجين |
| En fazla üç dört rakamı seçebiliyoruz ama yerel polis, renk ve modele uyumlu potansiyel dokuz araç belirledi. | Open Subtitles | يمكننا قراءة ثلاثة أو أربعة أرقام بوضوح ولكن الشركة المحلية عثرت على تسع تطابقات محتملة للّون والصّناعة والموديل |
| Başka bir eşleşme yok. | Open Subtitles | لا تُوجد تطابقات أخرى. |
| Fotoğrafı dış işleri bakanlığı veri tabanında arattım onun da göçmen olabileceğini düşündüm ama görüntü kalitesi yüzünden beş eşleme buldum. | Open Subtitles | مُتصورة أنّه كان مهاجراً أيضاً لكنني حصلتُ على خمس تطابقات بسبب جودة الصورة. |
| Peki kaç tane olası Jaquan ile uyumlu kişiye işlem yaptınız? | Open Subtitles | كم تطابقات محتملة من اجل جكوان التي تعالجينها هنا ؟ |