Bütün bunları beni alaşağı etmek için planlayacak kadar üçkağıtçı birisi o. | Open Subtitles | وهي للتو فكّرت بما يكفي كي تدبر كل هذه الفوضى كي تطيح بي |
Dürüstçe düşündüklerini söyle, babamı alaşağı etmek için Büyük Jüri'nin bize ihtiyacı var mı? | Open Subtitles | هل انت حقا تعتقد ان محكمة على منصة ما سوف تطيح بأبي |
Bu delilin beni alaşağı edemeden yanmasını izleyeceğim. | Open Subtitles | سأرى تلك الأدلّة تحترق قبل أن تطيح بي |
Ben de sana birinin peşine düşeceksen yıksan iyi edersin demiştim. | Open Subtitles | وانا اخبرتك اذا ذهبت خلف احدهم من الافضل ان تطيح بهم |
Ben de sana birinin peşine düşeceksen yıksan iyi edersin demiştim. | Open Subtitles | وانا اخبرتك اذا ذهبت خلف احدهم من الافضل ان تطيح بهم |
Eğer birine yumruk atacaksan yıkmalısın diyen de bendim, eğer bahsettiğin bu yola girersek ve yakalanırsak olacak tek şey benim davadan atılmam ve oyunun bitmesi. | Open Subtitles | ايضا علمتك عندما تقوم بحركة ضد احدهم من الافضل ان تطيح بهم واذا فعلنا هذه الحماقة التي تتحدث عنها و تم القبض علينا |
Eğer birine yumruk atacaksan yıkmalısın diyen de bendim, eğer bahsettiğin bu yola girersek ve yakalanırsak olacak tek şey benim davadan atılmam ve oyunun bitmesi. | Open Subtitles | ايضا علمتك عندما تقوم بحركة ضد احدهم من الافضل ان تطيح بهم واذا فعلنا هذه الحماقة التي تتحدث عنها و تم القبض علينا |
Beni alaşağı etmeye mi çalışıyorsun? | Open Subtitles | هل تحاول أن تطيح بي؟ |
Er geç sizi alaşağı edecek. | Open Subtitles | سوف تطيح بك... بالنهاية |