"تظلم" - Translation from Arabic to Turkish

    • karanlık
        
    • kararıyor
        
    • kararmaya
        
    • hava kararacak
        
    • Hava kararmadan
        
    • şikâyetini
        
    Hava karanlık ve meşale yakmamız lazım. Open Subtitles حسناً، إنها تظلم و.. أه.. يجب علينا أن نشعل المشعل
    "Hayvanı öldürmek için, biri 1000 karanlık göz getirmeli." Open Subtitles لكى تصطاد هذا الوحش لابد أن تظلم على الألف عين أنا فقط رأيت إثنين
    Gök kararıyor, sonra her şey karanlığa batıyor. Open Subtitles تظلم السماء حتى يغرق كل شئ فى هذه الظلمة.
    Gökyüzü kararıyor. Yakında yağmur yağacak. Open Subtitles إن السماء تظلم قريباً، المطر سيسقط
    Burada hava hızla kararmaya başladı ve... Bir elektrik... Open Subtitles إنها تظلم هنا و بسرعة تبدو مثل عاصفه إلكترونيه
    Hiç komik değil. Yakında hava kararacak. Open Subtitles هذا ليس مضحكاً ، الدنيا سوف تظلم قريباً
    Max eve hiç Hava kararmadan dönmüyor. Open Subtitles ماكس أبدا لا يأتي الا بعد ما تظلم
    Çünkü yeterince karanlık olduğunda, yapacak bir şey yok. Open Subtitles لانه عندما تظلم بما فيه الكفايه لن يكون هناك شيء مثل هذا
    Annem karanlık çökünce dönmemi istiyor. -Ne yapıyorsun? Open Subtitles لا تحب أمي أن أكون بالخارج بعد أن تظلم ماذا تفعل؟
    Gün ortasında hiç böyle bir karanlık görmedim. Open Subtitles لم أعلم ابدا انها تظلم فى منتصف النهار
    karanlık bastığında siper kazarız. Open Subtitles حالما تظلم الدنيا سوف نحفر وننتظر
    karanlık bastığında siper kazarız. O zaman bekleyelim. Open Subtitles حالما تظلم الدنيا سوف نحفر وننتظر
    karanlık basmadan önce bu ormandan çıkmamız lazım. Open Subtitles يجب أن نخرج من الغابة قبل أن تظلم.
    Hava kararıyor. Open Subtitles إنها تظلم وإذا لم أرجع إلى البيت قريباً
    Hava kararıyor, belki de yarın tekrar gelsek iyi olur. Open Subtitles انها تظلم ربما علينا العودة غدا
    biliyorsun, hava kararıyor. Open Subtitles أنت تعلم، إنها توشك أن تظلم إلى حد ما.
    Ruhum kararıyor, kalbim böbreklerime kızgın ve ağzım-- Open Subtitles و روحي تظلم و قلبي غاضب على كليتاي ...و فمي
    Gitmemiz gerek, hava kararıyor. Yürü hadi. Open Subtitles يجب أن نذهب فقد بدأت تظلم ،هيا تحرك
    - Altıda hava kararıyor. - O kadar geç kalmayız! Open Subtitles ~ سوف تظلم على الساعة السادسة ~ لن نأخد كل هذا الوقت
    Hava iyice kararmaya başladı, değil mi? Open Subtitles إنّها بدأت تظلم حقّا ، أليس كذلك ؟
    Birazdan hava kararacak. Geriye dönelim. Open Subtitles سوف تظلم بعد قليل علينا العودة
    Hava kararmadan eve gitmek istiyorum. Open Subtitles أريد إنا اذهب إلى المنزل قبل إن تظلم
    Üzgünüm, müşteri hizmetlerine şu anda ulaşılamıyor ama istersen şikâyetini ben dinleyebilirim. Open Subtitles أنا آسف. خدمة العملاء ليست متوفرة في الوقت الراهن، ولكن ربما أستطيع أن معالجة تظلم الخاص بك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more