"تعاسة" - Translation from Arabic to Turkish

    • mutsuz
        
    • sefil
        
    • ıstırabı
        
    • mutsuzluğu
        
    • trajedi
        
    Belki de hayatımın en mutsuz yılıydı. TED وربما كان ذلك العام الأكثر تعاسة من حياتي.
    Birilerini mutsuz etmesi için, ...gençliğimi feda edip büyütmedim oğlumu... Open Subtitles لم أتخلى عن شبابي فى تربيته حتى يتسبب فى تعاسة شخص ما.
    Bu konuda kimse benden daha mutsuz olamaz. Open Subtitles ليس هناك من هو أكثر تعاسة بشأنْ هذا منّي أنا.
    Ne yazıkki birçoğunuz geçecek ama içinizde birkaç kişi var ki sefil bir şekilde beceremeyecekler ve bir kez daha hepimize buraya ait olmadıklarını gösterecekler. Open Subtitles من المحزن، معظمكم سينجح لكن هنالك واحد أو اثنان منكم سيفشل بكل تعاسة
    Çünkü fazlasıyla sefil geçireceğim hayattan biraz daha kısmak istiyorum. Open Subtitles لأن هذا سيقلل من نسبة حياتي التي سأقضيها في تعاسة كاملة
    Ama sonra öteki dünyada da aynı ıstırabı çekmeye devam edeceğimden korkuyorum. Open Subtitles لكن، عندها في العالم الأخر، بالتأكيد هناك تعاسة أكبر، أنا خائفة
    Bak, Kay mutluluğunu başkasının mutsuzluğu üzerine inşa etmen zor olacak. Open Subtitles تعلمي , كاي, انه من الصعب ان تبني سعادتك على تعاسة شخص ما
    Kendini yinelemeye mahkum bir trajedi mi? Open Subtitles تعاسة محكوم عليها بتكرار نفسها مرة تلو الآخرى
    Artık insansın ve umarım bunun sebebi seni sonsuza kadar mutsuz olacağına inandırmış olmam değildir. Open Subtitles وها أنت الآن إنسانة، لذا آمل أن هذا ليس بسبب أنّي أقنعتك بأنّك ستعيشين في تعاسة أبد الدهر.
    Bonnie ile bu yüzden mutsuz olacağını Aşağıdaki 6 artı on yıllardır. Open Subtitles لكي أحيا في تعاسة خلال الـ 60 سنة المقبلة.
    Kimse benden daha mutsuz olamaz. Open Subtitles لا يمكن لأحد أن يكون أكثر تعاسة مني
    - Daha mutsuz olamazdım. - Lütfen. Rol yapmayı bırak. Open Subtitles لا يمكن ان اكون اكثر تعاسة - ارجوك توقفي عن خداعنا -
    İki kez boşanmış, mutsuz bir kadın olmasına engel olmaya çalışıyorum. Open Subtitles إنّي أحاول عتقها من تعاسة طلاقٍ ثانٍ
    Bir insan dünyanın en özgür ve refah düzeyi en yüksek ülkesinde yaşarken neden mutsuz hisseder veya anti-sosyal bir tavır sergiler? Open Subtitles دون أن يهدد إستمرارها كما هي. فما الذي قد يتسبب في تعاسة احدهم ، ما الذي قد يدفعه الى الإنخراط في سلوك معاد لمصلحة مجتمع،
    Onun sefil olmaktan başka çaresi yok. Open Subtitles ليس لديه خيار سوى العيش في تعاسة
    Tekrar edip duran sefil bir döngüde yaşıyordum. Open Subtitles عِشت حلقة تعاسة متكررة.
    Şuna bak. sefil bir adam. Open Subtitles أنظروا لهذا رجل في تعاسة
    İnsan doğası böyle, birisinin mutluluğu başka birinin ıstırabı demektir. Her zaman değil baba. Open Subtitles إنها طبيعة البشر أن تبنى سعادة شخص على تعاسة آخر
    Hive ve kahrolası ıstırabı. Open Subtitles القفير؟ تعاسة لعينة
    Mutluluğumuzu başkalarının mutsuzluğu üzerine mi kurmuştuk? Open Subtitles هل بنينا سعادتنا على تعاسة الاخريين؟
    Başkasının mutsuzluğu benim mutluluğum olsun istemezdim ama Raynell'e isteyip de asla sahip olamadığım bütün o bebekler yerine âşık oldum. Open Subtitles لا أريد أن أحصل على سعادتي من تعاسة شخص أخر لكن لقد أعتبرت " ريناد " الطفلة التي أردت الحصول عليها ولم ألدها
    Kendini yinelemeye mahkum bir trajedi mi? Open Subtitles تعاسة محكوم عليها بتكرار نفسها مرة تلو الآخرى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more