"تعتقدُ" - Translation from Arabic to Turkish

• düşünüyor
• sanıyorsun
• sence
• sandın
• sanıyor
• inanıyor
• düşünmüyor
• zannediyorsun
• düşünüyorsunuz

Seksin önemli olduğunu düşünüyor ama aslında hiç umurunda değil.
... تعتقدُ بأن الجنس مهم ولكنها في الحقيقة لا تهتم

Ve bu küçük balık acıktığında, tüm hayatı boyunca aç olduğunu düşünüyor.
و عِندما تكونُ تلكَ السمكة الذهبية الصغيرة جائعة تعتقدُ أنها كانَت جائعة طوالَ حياتِها و عِندما تحتضِر

Ölümden korkmuyorsun. Bunun seni güçlü kıldığını sanıyorsun. Ama seni zayıf kılıyor.
أنتَ لا تهاب الموت، تعتقدُ أن ذلك يجعلك أقوى، لكنّه يجعلك أضعف

Uyum sağlamakta sorun yaşayan bir tek sen misin sanıyorsun?
هل تعتقدُ بأنّك الوحيد الذي لديه أوقات صعبة مُلتصقة به؟

sence adam ona düşkün müdür? Yoksa denemeye değer mi?
هل تعتقدُ بأنهُ حريصٌ عليها أم أن الأمر يستحقُ المحاولة؟

Seni kilidi açık bir telefonla bırakacak kadar aptal mıyım sandın?
هل تعتقدُ أنني بذلك الغباء لأتركك لوحدك، رفقة هاتف مفتوح التشفير؟

Seninle ilişki yaşadığını sanıyor gibi.
. فيبدو أنّها تعتقدُ بوجود علاقةٍ بينكما

Beyaz Amerika bir siyahın doğasında suç olduğuna inanıyor.
تعتقدُ أمريكا البيضاء أنَ الرجُل الأسوَد مُجرِم بطبيعَتِه

Gerçekten bir fark yarattığınızı düşünmüyor musunuz?
أحقًّا لا تعتقدُ نفسكَ بأنّك شكّلتَ تغيّرًا؟

ve ölürken, bu küçük Japon Balığı tüm hayatı boyunca öldüğünü düşünüyor.
تعتقدُ هذه السمكة الذهبية الصغيرة أنها كانَت تحتضِر طوال حياتِها

Kendisinin patronum olmadığını anlasın diye geç kaldığımı düşünüyor.
إنها تعتقدُ أَنني آخر من وصل لأنني أُريدُها ان تعْرِف إنها لَيستْ رئيسَي

Bu yüklemenin gerçekten işe yarayacağını düşünüyor musun?
هَلْ حقاً تعتقدُ هذا التحميلِ سَيَعْملُ؟

Sır saklamanın namussuzluk olduğunu düşünüyor.
لماذا؟ تعتقدُ بأن إبقاء الأمر سِراً سيكون مُخلاً بالشرف

NSA, uydu gözetiminin bir açığını bulduklarını düşünüyor.
تعتقدُ وكالةُ الأمنِ القوميّ أنّ مُضادّاً قد حجب مراقبتنا عن طريق الأقمار الصناعيّة

Saatin lanet olası Rolex marka olduğunu biliyorum. İlk defa mı gördüğümü sanıyorsun?
أَعْرفُ أنّها روليكس تعتقدُ إنّها المرّة الأولى التى اراى مثلها؟

Bir kez başarısız oldun, sana bir daha güvenirler mi sanıyorsun?
لقد هددت مرّة هل تعتقدُ بأنّهم ما زالَوا يثفون بك؟

Hepimiz aynı günde geçit töreni yapar mıydık sanıyorsun?
تعتقدُ أننا سنقوم بالاستعراض كلنا في نفس اليوم؟ هيا يا صاح

Her gün böyle şeylerle karşılaşmadığımı mı sanıyorsun?
تعتقدُ أني لا أتعامل مع مثل هذه الأمور كل يوم؟ لا شك

Saçmalıyorsun. Bunu da mı onun yaptığını sanıyorsun?
,أنت سخيف تعتقدُ أن هذا أيضاً من فعل أبي؟

sence kızla ilgili söyledikleri gerçek mi?
هل تعتقدُ بأنّه يُخبرُنا بالحقيقةَ حول البنتِ؟

Böyle bir meseleden ötürü tahta göz koyabileceğini mi sandın?
أنت تعتقدُ بأنّك تستطيعُ التطلّعَ لأمر عبر شئ مثل هذا؟

Melissa, tapınakta olduğumu sanıyor.
تعتقدُ ميليسا أَننا في المعبدِ.

Bir şeyleri değiştirebileceğine gerçekten inanıyor musun?
هلَ تعتقدُ حقاً أنت ستحدث فرقا؟

Bunun bir bedeli olacağını düşünmüyor musun?
هل تعتقدُ حقاً بأن لن تكون هناك أي عواقب ؟

Her tanıştığın kızı ruh eşin zannediyorsun.
كُلَّ فتاةٍ تقابلها تعتقدُ أنّهاَ رفيقة روحك.

Bir şey görüp tüm hikayeyi uydurduğumu düşünüyorsunuz, dimi?
أنت تعتقدُ بأنني قد رأيتُ شيئاً ومن ثم اختلقتُ هذه القصة ، صحيح؟