| Bana burası hakkında bildiğin her şeyi anlatacaksın, hem de hemen. | Open Subtitles | سوف تُخبرني كلّ شيءٍ تعرفه عن هذا المكان، أنت ستُخبرني الآن. |
| Şimdi, Bana Errol Partridge hakkında bildiğin her şeyi ya da seni alması için bir ekip gönderip hiç sorgulanmadan. | Open Subtitles | الآن، ستخبرني كلّ شيء تعرفه عن إرول باترج أو استدعي عربة ليأخذوك |
| Bir adamın çocuğuna şarkılar söyleyip kollarında uyutmasından ne anlarsın? | Open Subtitles | ما الذي تعرفه عن ذلك الرجل؟ ..أنّه سيغني لطفله النائم بين ذراعيه؟ |
| Ama ilk önce, yemek yapmakla ilgili bildiğin herşeyi unutmalısın. | Open Subtitles | لكن أولاً عليك أن تنسى كل شيء تعرفه عن الطبخ |
| Bir erkek olarak kadınlar hakkında bilmen gereken tek şey var. | Open Subtitles | بصفتك رجل , فهناك شيء واحد يجب أن تعرفه عن النساء |
| Büyükbaba, çabucak bana Birinci Dünya Savaşı hakkında bildiklerini anlat. | Open Subtitles | أيها الجد، أسرع وأخبرنى كل ما تعرفه عن الحرب العالمية الأولى.. |
| Bana Fort Benning'den Albay Samuels hakkında bildiğin her şeyi anlat. | Open Subtitles | اخبرنى ما تعرفه عن الكولونيل صموئيل من الحصن الامامى لبيننج |
| Ev hakkında bildiğin tek şey orda porno çektikleri. | Open Subtitles | كل ما تعرفه عن هذا المنزل أنهم كانوا يصورون الأفلام الاباحية فيه |
| O kız hakkında bildiğin her şeyi anlatırsan çok daha iyi olur. | Open Subtitles | الأفضل أن تخبرنا كل شيء تعرفه عن تلك الفتاة |
| Sana bunu geri vereyim karşılığında da sen peşinde olduğum adam hakkında bildiğin her şeyi söyle. | Open Subtitles | أعيد هذا لك، و بالمقابل تخبرني بكلّ ما تعرفه عن الرجل الذي أطارده |
| Diğer tarafa daha çok keşif seferi düzenleyeceğiz... ama önce bu yer hakkında bildiğin her şeyi bize anlatmalısın. | Open Subtitles | سوف نرسل بعثات آخرى الى الجانب الآخر, لكن أولاً يجب أن تخبرنا كل شيء تعرفه عن ذلك المكان |
| Bir adamın çocuğuna şarkılar söyleyip kollarında uyutmasından ne anlarsın? | Open Subtitles | ما الذي تعرفه عن ذلك الرجل؟ ..أنّه سيغني لطفله النائم بين ذراعيه؟ |
| Sen yetenekten ne anlarsın? BlueBell halkı, dikkat dikkat. | Open Subtitles | ماللذي تعرفه عن الموهبة إنتباه سكان بلوبيل |
| Acıyla ilgili bildiğin tek şey ona nasıl sebep olacağın. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي تعرفه عن الألم هو كيف تسبّبه |
| Bu bomba ihbarıyla ilgili bildiğin her şeyi öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد معرفة كل شيء تعرفه عن تهديد القنبلة هذا. |
| Sanırım Dalchimsky hakkında bilmen gerek bir şey var. | Open Subtitles | هناك شيء أعتقد يجب أن تعرفه عن دالشميسكي |
| - Anlaştık. İstasyonlar hakkında bildiklerini anlat. | Open Subtitles | بالتأكيد، اتفقنا، فأخبرنا عمّا تعرفه عن الإذاعات |
| Hamur işleri hakkında bildiği her şeyi öğretirdi. | Open Subtitles | و تعلمني كل شيء تعرفه عن الخَبز. |
| Memur Wayne Gulino ile ilgili bildiğiniz her şeyi anlatın. | Open Subtitles | أريدك أن تخبرني بكل ما تعرفه عن الضابط واين غولينو |
| Bay One Two, sanırım Bob hakkında bilmeniz gereken bir şey var. | Open Subtitles | سيد ون تو أعتقد أن هناك شيء يجب أن تعرفه عن صاحبنا بوب |
| Kuzeylilerin Paristeki son saldırısıyla ilgili bildiklerini anlat bana. | Open Subtitles | أخبرني ما تعرفه عن الهجوم الأخير على باريس بواسطة الشماليين. |
| Bize o gece olanlar hakkında bildiklerinizi anlatacaksınız. | Open Subtitles | سوف تخبرنا كلَّ شئٍ تعرفه عن ما حدثَ في تلكَ الليلة |
| Ajanların dünyasında, gizli görev hakkında bildiğiniz tek şey yerleşim emirleri ve götüreceğiniz malzemelerdir. | Open Subtitles | في عالم الجواسيس عادة كل ما تعرفه عن مهمتك هو أوامر انتشارك |
| Yoldaş Stalin nükleer bomba hakkında ne biliyorsan anlatmanı istiyor. | Open Subtitles | الرفيق ستالين يرغب بمعرفة كل شئ تعرفه عن القنبلة النووية |
| Geçen gece burada olan cinayet hakkında neler bildiğinin öğrenmek için buradayım. | Open Subtitles | أنا هنا لأكتشف ما تعرفه عن الجريمة التي حدثت هنا ليلة الأمس |