Kalori hesabı yapmadan önce bilmeniz gereken başka bir şey daha var. | TED | هذا شيء آخر يجب أن تعرفوه قبل أن تبدأوا بعد السعرات الحرارية. |
Ve bilmeniz gereken de şu: Utanç ile bağımlılık, depresyon, şiddet, | TED | وإليكم ما ينبغي أن تعرفوه. يتعلق العار بشكل كبير جدا |
Hakkımda bilmeniz gereken şey şu: Kaybetmekten nefret ederim. | TED | هناك أمر يجب أن تعرفوه عني وهو أني أكره أن أخسر. |
Onu iyi tanıyor muydunuz? Kevin'i yani. | Open Subtitles | اذاً, هل كنتم تعرفوه جيداً (كيفين) اعنى |
Çocuklar, bir şey daha bilmelisiniz. | Open Subtitles | يا أولاد, هناك شيء آخر عليكم عليكم أن تعرفوه |
En fazla 12 dakikanız var. Bu talim hakkında bilmeniz gereken tek şey bu! | Open Subtitles | إثنا عشرة دقيقة أو أقل, هذا كلّ ما يجب أن تعرفوه عن هذه الحصة من التدريب. |
bilmeniz gereken çok şey var fakat bunu anlatmak için yeterli zaman yok. | Open Subtitles | هناك الكثير يجب أن تعرفوه والقليل من الوقت للشرح |
Benimle ilgili bilmeniz gereken ilk şey ben bir fahişeyim. | Open Subtitles | ".. أول ما يجب أن تعرفوه عني" "هو انني عاهرة" |
Gerçekten mi? Öyleyse hakkımızda bilmeniz gereken ilk şey, her yerde adamımız olduğu. | Open Subtitles | حسناً ، إذن ، أول شيء يجب أن تعرفوه عنّا |
Benim hakkımda bilmeniz gereken bir şey var. | Open Subtitles | حسناً ، هاكم الشيء الذي يجب أن تعرفوه عني |
Adéle hakkında bilmeniz gereken şey onu gerçekten anlamanız için bilmeniz gereken şey onun yayıncısını değil içgüdülerini dinlediğidir. | Open Subtitles | شيء يجب أن تعرفوه عن أديل لكي تفهموها جيدا هو إنها تستمع لإحساساتها وليس للناشر |
bilmeniz gereken bir şey onların tehlikeli oldukları. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي يجب أنّ تعرفوه بإنهم خطيرون. |
bilmeniz gereken tek şey, Yüzbaşı Mayers'in bir savaş kahramanı olduğudur. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي يجب ان تعرفوه ان هذا الرجل, كابتن مايرز ، انه هنا انه بطل حرب |
Will Graham hakkında bilmeniz gereken başka bir şey ise; fevkalade bir görsel hafızası olduğu, insan hallerini oldukça iyi kavradığı ve fikrimi sorarsanız, bu odadaki en zeki kişi olduğu. | Open Subtitles | شيء آخر يجب أن تعرفوه عن ويل جراهام إنه يملك ذاكرة تصويرية استثنائية إنه بصيرة ثاقبة بشدة للظروف الإنسانية |
bilmeniz gereken bir şey var ve bunu daha önce söylemediğim için rahatsızlık duyuyorum. | Open Subtitles | هنالك شيء يجب أن تعرفوه وأشعر بعدم الراحة تماماً لعدم إخباركم من قبل |
Şimdi isyancılar hakkında bilmeniz gereken şey, ah... | TED | ما يجب أن تعرفوه عن المشاغبين هو أنهم... |
Tamam. İsyancılar hakkında bilmeniz gereken şey; çok cazip başka bir isyan bölgesi olmadıkça yaşadıkları yerden uzağa gitmezler. | TED | ما يجب أن تعرفوه عن المشاغبين هو أنهم ليسوا على استعداد للتنقل إلى مسافات بعيدة عن منازلهم، إلا إذا كان موقع الشغب جذابًا جدًا. |
Bay Cruz ve Bay Worm, bilmeniz gereken şey biz birbirimize saygılı davranırız. | Open Subtitles | حسناً,ياسيد"كروز "ويا سيد "وُرم" ما عليكم أن تعرفوه أنتما الإثنان أننا نعامل أنفسنا بالإحترام |
Şu an için şunu bilmelisiniz: | Open Subtitles | ربما، حالياً كل ما يجب ان تعرفوه |
Bilmediğiniz, bu çorabı onun başına örenin erken boşalma sorunu olan ve bu gazeteci tarafından iyi tanınan boktan bir herif olduğudur. | Open Subtitles | ولكن مالا تعرفوه هو أنه كان قد تم نصب فخا له من فتى مثير للشفقة مجنونا شخصا أعرف أنه يعجز |