çürümüş ceset kokusunu bastırmak için güçlü bir şey olması gerekiyordu değil mi? | Open Subtitles | لابد من أنه مركزاً جداً لكي يغطي على رائحة تعفن الجثة, صحيح؟ |
Patlak bir boru bulduk çürümüş tahta, küf bulduk. | Open Subtitles | حسناً ، وجدنا إنبوب منفجر ، لذا أصبح لدينا تعفن بالخشب ، لدينا تعفن كلي |
Kan zehirlenmesi kemiğe doğru ilerlemiş, bu nedenle eklem iltihabı meydana gelmiş. | Open Subtitles | عندما يصل تعفن الدم إلى العظام، سيظهر على شكل إلتهاب مفاصل تفسخي. |
Harika. Burada oturup çürü. Maura, gidelim. | Open Subtitles | عظيم ، أجلس هنا و تعفن مورا ، دعينا نذهب |
Tüm besin kaynaklarımız çürüdü. Hem de hepsi. | Open Subtitles | لقد تعفن كل زادنا المتبقي كل ماتبقى الحبوب |
Mutfakta bıraktığımız şeyler de çürümüş olabilir. | Open Subtitles | ربما تعفن كل شيء تركناه في المطبخ. |
Yangın çıksa da, evimden gelen bir gümbürtü sesi duysan da bir hafta sonra, çürümüş bir ceset gibi kokan bir koku duysan da kokudan bayılacak dereceye gelip, burnuna bir mendil dayaman gerekse de... | Open Subtitles | حتى لو كان هناك حريق او اي صوت في بيتي او حتى بعد اسبوع وفاحت رائحه تعفن جثه في الشقة عليك ان تمسك بمنديل على وجهك بسبب الرائحة الكريهة |
Biliyordum. Şimdiye kadar çürümüş olmalı. | Open Subtitles | أعرف ذلك سيكون قد تعفن بشدة الآن |
Radon, küf ve borularda kurşun yok. | Open Subtitles | لا غاز رادون ولا تعفن ولا رصاص بالأنابيب |
Yukarıdaki paralarla aşağıdakilerin yerini değiştirmemiz gerekiyordu nemden dolayı paraların üzerinde küf oluşmasını önlemek için. | Open Subtitles | وتوجب علينا قلب النقود من الأعلى إلى .الأسفل لمنع تعفن المال القادم من الرطوبة |
Ve ben de kendi karıştırdığım altı özelleşmiş biyokimyasalı kullanarak soruna hangi küf, bakteri ya da polisakkaritin neden olduğunu bulurum. | Open Subtitles | وأنا سأستخدم ستة كيماويات حية مزجتهم بنفسي للتحديد بالظبط ماذا ، تعفن ، بكتيريا أو عديد السكاريد يسبب المشكلة |
Beyaz kan hücresi sayısı düştü. Eğer böyle devam ederse, kan zehirlenmesi olacak. | Open Subtitles | عدد الخلاياء البيضاء لديها يتضائل إذا إستمر هذا سيسبب لها تعفن بالدم |
Kan zehirlenmesi, organ iflası derken, bir de bakmışsın böbreklerini alıyorlar. | Open Subtitles | تعفن الدم ، خلل بالجهاز . بدون ان تنتبه .وسوف ينتزعو كليتيك من مكانها |
Huzur içinde çürü. Fry ve ben gidiyoruz. | Open Subtitles | حسناً, تعفن في سلام فراي وأنا سنغادر |
Burada çürü yeğen, diğer şeytanlarla birlikte. | Open Subtitles | تعفن هنا .. ابن اخي مَع شياطينِكَ. |
Bu yağmur altında her şey çürüdü ve bu lanet yerin her tarafında bulunan yılanlar yüzünden birçok adam hayatını kaybetti. | Open Subtitles | كل شيء تعفن ...تحت هذا المطر ومجاميع من الرجال يموتون ...بشكل بائس من الأفاعي الصغيرة الموجودة بكل مكان بهذه البقعة الشريرة |
Çürüme kokusuyla kaplı, çok korkutucu bir yerdir. | Open Subtitles | وله تعفن ورائحة عطنة , لقد كان مكاناً محرماً |
Sen benim gölgem olacaksın. Kutuda çürüyen. Sen zayıfsın. | Open Subtitles | كن أنت ظليّ و تعفن بالصندوق، وكن أنت الضعيف. |
Abdominal enfeksiyonlar sepsise ve düşük tansiyona sebep olur. | Open Subtitles | و العدوى بالمعدة تسبب تعفن الدم انخفاض ضغط الدم |
Bayrağın, bağırsaklarında çürüyecek olmasından da rahatsız olabilirsin. | Open Subtitles | ربما حتى تعتقد أن تعفن أمعائه هو أمر مهين |
Vücut asitlerinde aşırı artma var. Septik şok olabilir. | Open Subtitles | لديه حموضة أيضية ربما يكون هذا تعفن دم |
Luthor'un hala kaynakları ve her yere erişimi var maksimum güvenlikli bir hücrede çürüyor olsa bile. | Open Subtitles | Luthor لا يزال لديه موارد والوصول، حتى تعفن في أقصى الحملة الامنية. |
Sabıkası oldukça kabarık. Eğer iki cinayet için hapse girerse, Çürüyüp gidebilir. | Open Subtitles | شوط طويل عليه، إن كان هو من أقترف الجريمتان لكان تعفن هُنا طول حياته. |
Sonra onların bedenlerini kemirgenlerin istila ettiği... kanalizasyonlarda çürümeye ve kokmaya terk eden biriyle? | Open Subtitles | وقام بترك االأجسام مفارقه الحياه لتنتن و تعفن في المجارير الموبؤه بالفئران ؟ |
Kaptan, yüzgeç aşınması hastalığı eskiden olduğu gibi ölümle sonuçlanmıyor. dfsdfsdf | Open Subtitles | قبطان، تشخيص تعفن الزعانف ليس مميتا كما كان من قبل |