Sadece okulun etrafında dolaşarak birçok şey öğrendim. | Open Subtitles | تعلمت الكثير من المشيء حول مدرستكِ |
O gece birçok şey öğrendim. | Open Subtitles | تعلمت الكثير من الدروس تلك الليلة |
çok şey öğrendim Necmettin, Mahmut, Rafi gibi insanlardan. | TED | تعلمت الكثير من أشخاص كنجم الدين ومحمود ورافع. |
Smallville geçirdiğin her gün, pek çok şey öğrendin. | Open Subtitles | لقد تعلمت الكثير من وقتك هنا في (سمولفيل) |
Bu dünyayla ilgili çok şey öğrenmişsin anne. | Open Subtitles | لقد تعلمت الكثير من الأشياء بخصوص هذا العالم، أمس |
O ayılardan çok şey öğrenmiştim. | Open Subtitles | ...لقد تعلمت الكثير من أولئك الدبين |
Bu kitabı yazarak bir sürü şey öğrendim. | Open Subtitles | ؟ لقد تعلمت الكثير من كتابه هذا الكتاب |
Evet, efendim, birçok şey öğrendim. | Open Subtitles | -أجل ,سيدتى تعلمت الكثير من الأشياء |
Balonla uçma hakkında çok şey öğrendim, özellikle Brian Jones ile dünyanın etrafında dolaşarak yaptığım uçuşlardan sonra. | TED | حسناً , لقد تعلمت الكثير من الاشياء عن المناطيد, وخاصة في نهاية رحلات البالونات تلك والتي جلت بها العالم مع براين جونز |
Bizim için eğiticiydi. Ondan çok şey öğrendim. | Open Subtitles | لذا، كان ذلك تعليميّاً للغاية لنا جميعاً وأنا تعلمت الكثير من ذلك |
Himayemdeyken çok şey öğrendin, Cole. | Open Subtitles | [ لقد تعلمت الكثير من وصيتي، [ كول |
Smallville'de geçirdiğin zamanda çok şey öğrendin. | Open Subtitles | تعلمت الكثير من مكوثك في (سمولفيل). |
Görünüşe bakılırsa sınıfta çok şey öğrenmişsin. Evet. | Open Subtitles | يبدو أنك تعلمت الكثير من هالصف . |
O ayılardan çok şey öğrenmiştim. | Open Subtitles | تعلمت الكثير من تلك الدببة |
Öğretmen Dong Ju'dan bir sürü şey öğrendim. | Open Subtitles | لقد تعلمت الكثير من المعلم جو |