| Farklı bir yere ihtiyacım olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | تعلمين بأنّي أحتاج أن أكون في مكانٍ ما آخر. |
| Başka adamlarla konuşmanın hoşuma gitmediğini biliyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تعلمين بأنّي لا أحب أن تتحدّثي إلى رجالٍ آخرون |
| Benim ve Türk'ün nasıl arkadaş olduğunu biliyorsun, değil mi? Elbette. Onun için her şeyi yaparım. | Open Subtitles | تعلمين بأنّي و"تيرك" أصدقاء مقرّبين، أليس كذلك؟ |
| Çünkü beladan başka bir şey olmadığımı biliyorsun. | Open Subtitles | لأنّك تعلمين بأنّي لست شيئا سوى مشكلة |
| Benim yapmadığımı biliyorsun. | Open Subtitles | تعلمين بأنّي لم أفعل هذا |
| Gelemeyeceğimi biliyorsun. | Open Subtitles | تعلمين بأنّي لا أستطيع |
| Gelemeyeceğimi biliyorsun. | Open Subtitles | تعلمين بأنّي لا أستطيع |