"تعلم أنها" - Translation from Arabic to Turkish

    • olduğunu biliyor
        
    • olduğunu biliyorsun
        
    • biliyordun
        
    • olduğunun farkında
        
    • olduğunu biliyorsunuz
        
    • olduğunu bildiğin
        
    Annenin arkadaşını bilirsin, Bayan Donahue onun hamile olduğunu biliyor muydun? Open Subtitles تعلمون صديق الأم، و السيدة دوناهو، هل تعلم أنها حامل؟ هم؟
    -Senin gelmeni bekliyordu. -Benim davam olduğunu biliyor. Open Subtitles هي كانت في أنتظار وصولك – تعلم أنها قضيتي ، أليس كذلك؟
    Bu bilekliğin psikiyatri bölümü için olduğunu biliyorsun, değil mi? Open Subtitles أنت تعلم أنها تخص جناح الأمراض العقلية أليس كذلك؟
    İyi olduğunu biliyorsun. Tren raylarının oradaydın. Open Subtitles أنت تعلم أنها بخير أنت كنت عند ممر القطار.
    - Kötü bir şey olduğunu bilmiyordum. - Bira olduğunu biliyordun. Open Subtitles أنا لم أعرف أن بها شرا لقد كنت تعلم أنها بيرة
    Arkadaşlarıyla şarap içiyorlarmış ki sanıyorum ki kadın hamile olduğunun farkında değildi. Open Subtitles إحتساء النبيذ مع أصدقائها يُشير إلي لـم تكن تعلم أنها كانت حامل.
    Mi Ri'nin nişanlım olduğunu biliyorsunuz siz de bana oldukça yakınsınız. Open Subtitles ..بالرغم من أنك تعلم أنها خطيبتي مازلت صريح معي
    Peki ya Bayan Thorne bunun senin şirketteki hisseleri eline geçirmen için yaptığın entrikanın bir parçası olduğunu biliyor mu? Open Subtitles أهي تعلم أنها مجرد جزء من مخططك لتستطيع التصرّف في أسهمك بالشركة؟
    Yani, bunların zaman kapıları olduğunu biliyor muydun? Open Subtitles إنتظر كنتَ تعلم أنها بوابات زمن طوال الوقت؟
    Oradan ayrılırken hayatta olduğunu biliyor muydunuz? Open Subtitles منذ متى تقابل هذه الفتاة؟ هل كنت تعلم أنها على قيد الحياة حين تركتها؟
    Gönüllü Birliklerde olduğunu biliyor musun? Open Subtitles انت تعلم أنها كانت في فرقة متطوعين من البشر؟
    Orda olduğunu biliyor muydun ! ? Open Subtitles هل كنت تعلم أنها معه طوال الوقت ؟
    Bart'ı yollamadan önce kabare olduğunu biliyor muydun? Hayır. Open Subtitles (هومر)، هل كنت تعلم أنها دار خلاعية عندما أرسلت (بارت) للعمل هناك؟
    Paranoid şizofreni olduğunu biliyorsun. Open Subtitles أنت تعلم أنها تعاني من جنون الشك وانفصام الشخصية.
    Onların taklit kıyafet olduğunu biliyorsun değil mi? Open Subtitles ، انت تعلم أنها موجودة في دعاوى التظاهر، أليس كذلك؟
    Bir sonraki hedefinin Yukarı Doğu Yakası olduğunu biliyorsun, değil mi? Open Subtitles أنت تعلم أنها قدمت الى الساحل الشرقي صحيح؟
    Onun zengin olduğunu biliyorsun, değil mi? Open Subtitles حسناً، أنت تعلم أنها ثرية، أليس كذلك؟
    Aslında onun bir balık olduğunu biliyorsun. Open Subtitles أنت تعلم أنها سمكة، أليس كذلك؟
    Herkesle yapabilirdin ama onun en yakin arkadasim oldugunu biliyordun. Open Subtitles كان بإمكانك نيل أية امرأة وكنت تعلم أنها أعزّ صديقاتي.
    Şirin şey. Telefonun hoparlörünün açık olduğunun farkında değil. Open Subtitles هذا لطيف للغاية، أنها لا تعلم أنها على مُكبر الصوت
    Yüz milyon mermi olduğunu biliyorsunuz, değil mi? Open Subtitles أنتَ تعلم أنها 100 مليون رصاصة أليس كذلك؟
    Hatalı olduğunu bildiğin halde sadece bu kadar mı dilenebildin? Open Subtitles هذه الفتاة تعلم أنها مخطئة، ولكنها توسلت فقط من أجل أموال أكثر؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more