"تعلم الحقيقة" - Translation from Arabic to Turkish

• gerçeği biliyor
• gerçeği biliyorsun
• gerçeği bilmek
• gerçeği öğrendiğini
• gerçeği biliyorsunuz

David hakkındaki gerçeği biliyor olabilir bu durumda bizimle beraber seni de batırır.
ربما هي تعلم الحقيقة عن ديفيد وفي كل الأحوال, ستسقطك معنا

Galiba artık polis gerçeği biliyor.
أعتقد الأن والشرطة تعلم الحقيقة

Artık gerçeği biliyorsun. Ona karşı harekete geçmelisin.
الآن بما أنك بت تعلم الحقيقة يجب أن تتصرف حياله

- Artık gerçeği biliyorsun.
لقد صدقت الأمر و تعايشت معه أنت تعلم الحقيقة الآن

İnsanlar yaptığı şeyle ilgili gerçeği bilmek zorunda.
الناس يجب أن تعلم الحقيقة عن ما فعله

Bir de annesinin ölümü hakkındaki gerçeği öğrendiğini bir düşün.
-الآن تخيلا أنها تعلم الحقيقة بشأن والدتها .

Ama gerçeği biliyorsunuz, değil mi, Bay Peterson?
لأن ذلك يعني أنك لم تكن هناك من أجله كـ أبيه لكنك تعلم الحقيقة أليس كذلك، سيد بيترسون؟

- gerçeği biliyor musun?
هل تعلم الحقيقة ؟

gerçeği biliyor musun?
، هل تعلم الحقيقة ؟

Ve o gerçeği biliyor.
وهي تعلم الحقيقة

Şimdi Olivia gerçeği biliyor.
والآن "أوليفيا" تعلم الحقيقة

Korkarım Morgana gerçeği biliyor.
أخشى أن (مورجانا)تعلم الحقيقة

gerçeği biliyorsun. Gerçek seni özgür kıldı.
هل تعلم الحقيقة, لقد حررتك الحقيقة

Kalbinde bu dünya ile ilgili gerçeği biliyorsun.
أنت تعلم الحقيقة بخصوص هذا العالم

Artık gerçeği biliyorsun.
إذاً الآن تعلم الحقيقة

gerçeği biliyorsun.
أنت تعلم الحقيقة.

- İnsanların gerçeği bilmek hakkı.
الناس تستحق ان تعلم الحقيقة

Küçücük ama acı gerçeği bilmek ister misin?
-أتريد أن تعلم الحقيقة المرة؟

Ama gerçeği biliyorsunuz.
لكنك تعلم الحقيقة

gerçeği biliyorsunuz Peder!
أنت تعلم الحقيقة أيها الأب!