Ne olduğunu biliyorsun. kesin talimatlar verdim sana. | Open Subtitles | أنت تعرف، لقد أعطيتك تعليمات محددة |
Dennison asistanına, aramayı ne zaman ve nerden yapacağına dair kesin talimatlar vermiş. | Open Subtitles | مساعدةُ (دينيسون) تقول انهُ اعطاها تعليمات محددة في وقتِ و مكان إجراء تلكَ المكالمة |
Dr. Radcliffe kesin talimatlar verdi. | Open Subtitles | الدكتور (رادكليف) أعطاني تعليمات محددة |
Ve partilerde garsonlara şekerleri ondan uzak tutmaları için talimat verirdim. | Open Subtitles | وفي الحفلات أعطي تعليمات محددة للنادلين لإبعاد أطباق |
Adama harfi harfine talimat verdim. | Open Subtitles | حسنا، أعطيته تعليمات محددة جدا وهو سيشتري لنا بضع زجاجات من البيرة |
Onlarla yeniden buluşmam için özel talimat veriyor. | Open Subtitles | يطلب مني أن أعطيهم تعليمات محددة للقائهم مجددا. |
Sana Graham'e anlaşmanın iptal olduğunu söylemen için talimat verdim. | Open Subtitles | أعطيتك تعليمات محددة كي تخبر (جراهام) أن الصفقة انتهت |
Kocanızdan kesin bir talimat gelmeden hiçbir şey yapamam. | Open Subtitles | ... ليس من دون تعليمات محددة من زوجك. |