"تعيشى" - Translation from Arabic to Turkish

    • yaşamak
        
    • yaşıyorsun
        
    • yaşamanı
        
    • yaşamalısın
        
    • yaşayabilirsin
        
    • yaşaman
        
    Kasabada her şeyden, The Banner'dan uzakta yaşamak ister misin? Open Subtitles هل تحبى ان تعيشى فى الريف بعيداً عن كل شئ بعيداً عن ال بانر؟
    Daha uzun yaşamak istiyorsanız, böyle içmeyi bırakmalısınız. Open Subtitles اٍذا اردتى أن تعيشى فترة أطول يجب التخلى عن هذا الشراب القوى
    Kartlarını doğru oyna, bunun ile ilgili konuşmak için yaşıyorsun. Open Subtitles تحلى بالذكاء، حتى تعيشى لتتحدثى عن الأمر
    Sen San Simon'da yaşıyorsun, Ben Santa Clara'da. Open Subtitles ,"انتِ تعيشى فى "سان سيمان "وانا اعيش فى "سانتا كلارا
    Bunları seni kendimden uzaklaştırmak için söyledim... çünkü benimle yaşamanı isteyecektim. Open Subtitles انا فقط كنت اقول هذا لاجعلك تبعدين عني لانني كنت في طريقي لاطلب منك ان تعيشى معي
    yaşamalısın ve Kutsal Silahı tamamlamalısın! Open Subtitles عليكِ ان تعيشى ،حتى تكملى السلاح القدسى!
    Bu yüzükle 40 sene yaşadın, 10 sene daha yaşayabilirsin. Open Subtitles لقد عشتى 40 عاماً بهذا الخاتم يمكنكِ أن تعيشى 10 آخرين به
    Bence...bu dünyada yaşamak için... ..mükemmel birisin. Open Subtitles أعتقد أنّك أكثرُ مثالية من أن تعيشى فى هذه الدنيا
    Yani , kendi hayatını ve haftasonunu özgürce yaşamak mı ? Open Subtitles انا اعنى ان تعيشى حياتك الخاصه واحصلى على اجازه جيده
    Eğer yaşamak istiyorsan, bu anlaşmayı yerine getir. Open Subtitles اذا اردتى أن تعيشى تأكدى من أن تتم الصفقة
    Eğer yaşamak istiyorsan, bu anlaşmayı yerine getir. Open Subtitles اذا اردتى أن تعيشى تأكدى من أن تتم الصفقة
    Sen her zaman deniz kenarında yaşamak isterdin. Open Subtitles أردتِ دائماً ان تعيشى بجوار البحر.
    - Geldin mi? - Aman tanrım! Abla burada mı yaşıyorsun? Open Subtitles هل اتيتى الان؟ أونى.هل تعيشى هكذا؟
    Yalnız mı yaşıyorsun burada? Open Subtitles هل تعيشى هنا وحدك؟
    Peki, nerede yaşıyorsun? Open Subtitles أذا أين تعيشى وتقضى وقتك؟
    Ailenle mi yaşıyorsun? Open Subtitles تعيشى مع عائلتك؟
    Seni zorlamadım. Yalnızca normal bir hayat yaşamanı istedim. Open Subtitles انا لا أًجبرك كل ماأريده ان تعيشى حياة عادية
    Belki sana güçlü hissettirmemi istiyorsun ama ben yaşamanı istiyorum. Open Subtitles والان ربما تريدين منى أن أشعرك بالقوة لكننى أريدك أن تعيشى
    Hayır Lucila, yaşamanı istiyorum. Open Subtitles "لا يا " لوسيللا أريدك أن تعيشى
    Her ikimiz için yaşamalısın. Open Subtitles يجب أن تعيشى من أجل كلتانا نعم لا
    Bununla, kesinlikle ve kesinlikle yaşayabilirsin. Open Subtitles يمكنكِ أن تعيشى جيداً بهذا المبلغ
    Büyük bir fedakarlıkta bulundu. Senin için, Fiona. Senin yaşaman için ölmeyi seçti. Open Subtitles نفسها لكى تعيشى لم يفعل أحد لى هذا من قبل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more