"تغتصب" - Translation from Arabic to Turkish

    • tecavüz
        
    • tecavüze
        
    • malşik
        
    Bence korkunç bir şey, tabii kadın erkeğe tecavüz ediyorsa iş değişir. Open Subtitles أظن أنه أمر سيء, إلا إذا كانت المراة هي من تغتصب الرجل
    Evini yakarsın, karını öldürürsün, çocuğuna tecavüz edersin sorun olmaz. Open Subtitles او تحرق منزلك وتقتل زوجتك وحتى ان تغتصب طفلا لا مشكلة لديكم بهذا
    İnsanlar insanlara tecavüz eder, soyar, döver ve aldatırlar. Open Subtitles الناس تغتصب الآخرين. يسرقون ويضربون ويخدعون الآخرين.
    Ama endişelenmekten hasta oluyordu. Oğlunun kaçırılmasından, çocuk asker yapılmasından endişe ediyordu. Kızlarının tecavüze uğramasından korkuyordu. Yaşamları için endişeliydi. TED لكنها كانت دائمة القلق. كانت تخاف أن يُخطف إبنها و يأخذ كجندي صغير. كانت تخاف أن تغتصب بناتها. كانت تخاف على حياتهم.
    - Büyükannem bana hediye vermedi. Kazaklar tarafından tecavüze uğramakla meşguldü. Open Subtitles جدتي لم تعطني هدايا كانت منشغلة بأن تغتصب من الكوساك
    Onu unutmaya çalışıp, yeni filme konsantre oldum başlangıçta genç bir devoşka gel-gitlere uğruyordu önce bir malşik tarafından sonra bir başkası tarafından. Open Subtitles حاولت النسيان والتركيز في الفيلم التالي الذي بدأ بمشهد فتاة تغتصب في البداية يغتصبها شخص
    Sonra, Anima Sola dövmeli birinin Chloe'ye tecavüz ettiğini gördüm. Open Subtitles ثم رأيت كلو تغتصب من قبل رجل على صدره وشم الأنيم سولا.
    Bu müzik sanki balinaların birbirlerine tecavüz etmesine benziyor. Open Subtitles هذه الموسيقى تبدوا مثل حيتان تغتصب بعضها
    Yani karısına tecavüz edilip öldürülürken, kocası da burada ve hayatta mıymış? Open Subtitles مما يعني أن الزوج كان هنا حياً أثناء ما كانت زوجته تغتصب وتُقتل؟
    Güpegündüz yaşlı annene toplu tecavüz etseler yine de ruhun duymaz. Open Subtitles وعند أخذه ستشعر أن صديقتك تغتصب أمامك ومع هذا ستركز فقط على الطقس الجميل
    İlişkiye giremediğinden insanlara tecavüz edip, acı çektirip öldürüyorsun. Open Subtitles لهذا السبب تغتصب و تقتل و تسبب الألم لأنه لا يمكنك ممراسة الجنس
    Evet konuştu, ama; 14 yaşındaki kızıma tecavüz etmeye çalıştığını öğrenmemden önce konuştu. Open Subtitles لقد فعلت , لكن ذلك كان قبل أن أكتشف أنك حاولت أن تغتصب ابنتي ذات ال 14 سنة
    Penguene tecavüz etmeye çalıştığını duydum. Open Subtitles سمعت أنك حاولت أن تغتصب بطريقاً في حديقة حيوان
    Kralın Toprakları'na sen kraliçeye tecavüz edesin diye saldırmıyoruz. Open Subtitles لن نهاجم البلاط الملكي لكي تستطيع أن تغتصب الملكة
    8 yaşındaki bir çocuğu kaçırıp, tecavüz edip bir de bundan kurtulabileceğini mi sandın? Open Subtitles ظننت ان بوسعك ان تغتصب و تقتل فتاة عمرها 8 سنوات و تنجو بالامر؟
    "Kevin, bu kadına tecavüz edildiğini gördüğüne inanamıyorum." dedim. Open Subtitles قلت له: كيفن لا اصدق أنك رأيت هذه المرأة تغتصب
    Kapının önünde adamlarınız varken bile bir kadın içerde tecavüze uğrayabiliyor. Open Subtitles يمكنك ان تبقي الرجال في الخارج ولكن يمكن للمرآة ان تغتصب في الداخل
    tecavüze uğramaktan yeni kurtulan bir kız iki saat sonra başka bir adamı yatağıma davet etmez. Open Subtitles من كادت أن تغتصب يستحيل أن تدعو رجلاً آخر لفراشها
    tecavüze uğramayı mı bekliyorsun yani? Open Subtitles لذا أنت فقط تجلس في الأنحاء تنتظر أن تغتصب ؟
    tecavüze uğramayı mı bekliyorsun yani? Open Subtitles ؟ تغتصب أن تنتظر الأنحاء في تجلس فقط أنت لذا
    Onu unutmaya çalışıp, yeni filme konsantre oldum başlangıçta genç bir devoşka gel-gitlere uğruyordu önce bir malşik tarafından sonra bir başkası tarafından. Open Subtitles حاولت النسيان والتركيز فى الفيلم التالي الذى بدأ بمشهد فتاة تغتصب فى البداية يغتصبها شخص

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more