Dünya da tutumları değiştirmek çok güçtür. Heryere erişen bir dile ihtiyacımız var. | TED | وفي عالم يكون فيه التعنت أمراً يصعب تغيره فنحن حتماً بحاجة الى لغة تستطيع الوصول الى أبعد ما يمكن |
Utandığın her şey sır olarak sakladığın her parça, kendinde değiştirmek istediğin her şey seni sen yapar. | Open Subtitles | كل شئ كنت تخجل منه كل جزء من نفسك كنت تحاول ابقائه سراً كل شئ تحاول ان تغيره في نفسك |
Sizin de geleceğiniz böyle olsaydı bunu değiştirmek için dünyanın bir ucuna gitmez miydiniz? | Open Subtitles | الان لو كان هذا مستقبلك ألن تذهب إلى أخر الارض لكى تغيره ؟ |
Scooter şu büyük hayat değişimi konusunda yalan söylüyor. | Open Subtitles | سكوتر يكذب بشأن تغيره الكبير في الحياة |
Ama bu değişimi saçmalık olabilir. | Open Subtitles | تغيره هذا قد يكون هراءاً. |
Kadehimi diğerlerine kabul edemeyeceğin şeyleri değiştirme huzurunu vermene kaldırıyorum. | Open Subtitles | وان تمنحنى الصفاء لتغير الاشياء التى لا نستطيع تغيره |
Kadehimi diğerlerine kabul edemeyeceğin şeyleri değiştirme huzurunu vermene kaldırıyorum. | Open Subtitles | وان تمنحنى الصفاء لتغير الاشياء التى لا نستطيع تغيره |
Son değişiminin patlaması sadece böyle kontrol edilebilir. | Open Subtitles | إنها الطريقة الوحيدة لإحتواء إنفجار تغيره الأخير |
Öyle sanıyorum ki, "Trajedi" onun değiştirmek isteyeceği bir bölüm değil ve sen de o canlı radyo programına çıkmak üzeresin. | Open Subtitles | انا اخمن ان مأساة ليس فصلا سيرغب في تغيره, وكنت على وشك للقيام ببرنامج إذاعي حي, |
Beynin 2. ve son gelişme atağını 20'li yaşlarımızda yapıp kendini yetişkinlik dönemimiz için yeniden düzenleyip tamamladığını biliyoruz. Bu da demek oluyor ki, kendinizde değiştirmek istediğiniz her neyse şu an onu değiştirmenizin zamanı. | TED | نحن نعلم أن دماغك ينهي نموه السريع الثاني و الأخير في العشرينيات من عمرك بينما يعيد برمجة نفسه للرشد، الأمر الذي يعني أن أيَّما تريد تغيره في نفسك، إنه الآن الوقت المناسب للقيام بذلك. |
Dünyada değiştirmek istediğin hiç bir şey yok mu? | Open Subtitles | هل هناك شىء تود ان تغيره فى ستان |
değiştirmek istiyorsan değiştirebilirsin. | Open Subtitles | إذا كنت تغيره يا بُني، فبوسعك فعل هذا. |
Bir İngiliz neyi değiştirmek istesin ki? | Open Subtitles | فما الذي قد يرغب إنجليزي في تغيره فيّ؟ |
Havanızın ya da suyunuzun kalitesini geliştirmek için onu anlamak için ya da onu değiştirmek için yaptığınız herhangi bir şeyin faydalarından, o suyu ya da hava kalitesini paylaştığınız herhangi bir kişi yararlanıyor. | TED | أي شيء يمكنك القيام به لتحسين نوعية المياه الخاصة بك أو نوعية الهواء ، أما تفهمه أو تغيره ، ويتمتع بمزاياها أي شخص يشترك معك في حصة نوعية المياه أو نوعية الهواء . |
Ama değiştirmek kolay oldu. | Open Subtitles | ولكن كان هذا من السهل تغيره |
Altı gün önce endokardit sebebiyle triküspid kapakçığı değişimi yapıldı. | Open Subtitles | -بسبب إلتهاب شغاف القلب . -هل يمكنك تغيره إلى (جيمي)؟ ولا تنسي تغيير العمر، |
Adınızı değiştirme kararınızın 18 ay içeriden bilgi ticareti yapmanızla bir ilgisi olduğunu sanıyoruz. | Open Subtitles | نظن أن قرار تغيره كان له علاقة لتمضية 18 شهراً بالسجن بسبب نشاط أسهم غير شرعي؟ |
-- fikrinizi oluşturup değiştirme becerisi -- doğal mutluluğun arkadaşı olduğunu anlıyoruz, çünkü bu size, tüm o lezzetli geleceklerden en fazla hoşunuza gideni seçmenizi sağlıyor. | TED | ولكن الحرية في اختيار القدرة على صناعة تفكيرك او تغيره - هي العدو للسعادة المولفة وسوف اريكم لماذا |
"Bu, onun değişiminin başlangıcıymış!" | Open Subtitles | ذلك كان بدايه تغيره |