Bak, arınması sırasında bize bazı şeyler söyledi ve ben artık onun saçmalıklarından bıktım. | Open Subtitles | . . لقد قال , بعض الأشياء عند تخلصه من الادمان و أنا سأمت من تفاهاته |
saçmalıklarından bıktım, onun ağzına sıçacağım. | Open Subtitles | لقد سئمت من تفاهاته, سأقطعه إرباً |
Evet, ben de bıktım saçmalıklarından. | Open Subtitles | أجل، أنا أيضاً سئمت من تفاهاته |
Bu yüzden, kulaklarımı kapayıp saçmalıklarına katlanıyorum. | Open Subtitles | لذا، أسد أذناي وأتجرع تفاهاته على مضض |
Ben de eve, Melvin'ce ve onun saçmalıklarına dönmek zorunda kalıyorum. | Open Subtitles | ثم علي أن أعود إلى البيت لأواجه (ملفن) و تفاهاته |