Ve düşünebildiğim tek bir açıklaması var. | Open Subtitles | وهناك تفسير واحد يُمْكِنُ أَنْ أُفكّرَ به. |
Eğer küçük kızın ruhu annesine göründüyse bence bunun tek bir açıklaması vardır. | Open Subtitles | إذا روح هذه البنت الصغيرة حقا ظهر إلى أمّها، ثمّ هناك من المحتمل فقط تفسير واحد. |
Bununla birlikte yaptığı diğer deneylerin sonucunda Harvey'ye göre bunun tek bir açıklaması olabilirdi. | Open Subtitles | هذه،وبالإضافة إلي التجارب الأخري التي أجراها هارڤي لا يوجد سوي تفسير واحد لهذا |
Bunu yapan ne insan ne de yaratıksa geriye tek bir açıklama kalıyor... | Open Subtitles | و لو أنها حدثت من قبل شيئ لا هو ببشر ولا وحش هناك فقط تفسير واحد و آخير |
Açıklanmayan bir şey olduğunda sadece tek bir açıklaması vardır. | Open Subtitles | حين يكون هناك شيء بدون تفسير فهناك تفسير واحد |
Bunun tek bir açıklaması var. Marvin kendini lazımlığa alıştırdı. | Open Subtitles | هناك تفسير واحد لهذا الأمر "مارفن" علّم نفسه الدخول للحمّام |
tek bir açıklaması olabilir, içine girmene izin veren yeni bir motor buldun. | Open Subtitles | تفسير واحد: انت لقد حصلت على حمقاء جديدة مما يتيح لك رمي فطيرة الخاص بك إلى خردة. |
Tabii sonra bunun tek bir açıklaması olabileceğini idrak ettim. | Open Subtitles | وبعدها أدركت أنه لا يوجد سوى تفسير واحد. |
Maalesef déjà vu' nun tek bir açıklaması yoktur. | TED | لسوء الحظ ليس هنالك تفسير واحد " للديجافو " |
Gökyüzü'nün yenilgisinin tek bir açıklaması olabilir | Open Subtitles | و هزيمة سّماء لها تفسير واحد فقط |
Bunun, aslında, tek bir açıklaması var. | Open Subtitles | حسنا , لا يوجد سوى تفسير واحد , حقا. |
Eğer buradaysak bunun tek bir açıklaması var. | Open Subtitles | إن كنا هنا، فهناك تفسير واحد فقط |
Anladığım kadarıyla sadece tek bir açıklaması var. | Open Subtitles | شكرا هناك تفسير واحد حسب ما أرى |
Bana göre bunun tek bir açıklaması var. | Open Subtitles | يوجد فقط تفسير واحد حَسبَما أري |
Bu olağanüstü dinçliğinin sadece tek bir açıklaması var. | Open Subtitles | وهناك تفسير واحد لنشاطك الأخاذ هذا. |
Aslına bakarsanız sadece tek bir açıklama akla yatkın geliyor. | Open Subtitles | في واقع الأمر، يوجد تفسير واحد فقط منقطي |
Sadece basit bir açıklama olabilir. | Open Subtitles | لا يمكن أن يكون هناك سوى تفسير واحد ممكن |
Ama mesele şu ki, eğer gözlemini yaptığınız özellikler daha geniş bir gerçeklik manzarası içinde, çok geniş çeşitlilikte değerler alabiliyorsa, belirli bir sayısal değere karşılık tek bir açıklama olmasını beklemek yanlış olacaktır. | TED | ولكن الموضوع هو لو ان الملامح التي ترصدها يمكن وبالفعل تأخذ تشكيلة واسعة من القيم المختلفة عبر مساحة اوسع من الحقيقة اذن التفكير في تفسير واحد لقيمة معينة هو ببساطة مضلل |
Bunun, sadece tek bir açıklaması olabilirdi. | Open Subtitles | هناك تفسير واحد |