Bunu kaybetme. Eğer bir saate kadar gelmezse, bir daha ara. | Open Subtitles | لا تفقدها ان لم يظهر خلال ساعة , كلمه مرة اخرى |
Ve Amanda gerçekten tehlikede olmasa bile yine de onu kaybetme travması yaşadın. | Open Subtitles | رغم أن حياتها غير مهددة, الا أنك ما زلت تخشى أن تفقدها |
kontrol etmek istersen vukuat raporu tuttum masada gidip bakabilirsin. | Open Subtitles | بحوزتي أوراق الإعتقال على مكتبي هناك. إن كنت تود تفقدها. |
Ben fırında güveç koydu. Sen bir saat ya da öylesine içinde kontrol edebilirsiniz. | Open Subtitles | لقد وضعت صينية فى الفرن يمكنكم تفقدها بعد ساعة تقريبا |
Çabuk ol, yoksa onu kaybedeceksin. | Open Subtitles | هيا، هوت دوج. أنت تفقدها. هيا. |
Ama bana öyle geliyor ki, sen aslında kontrolü kaybediyorsun. | Open Subtitles | يبدو إلى أنك تفقد السيطرة أنت تفقدها |
Çünkü sana üstünde "kaybetme" yazan bir saat veriyorum. | Open Subtitles | لأني أعطيتُك ساعة منقوش عليها "لا تفقدها" |
İşte şapkan. Sakın kaybetme. | Open Subtitles | هذه هي وسيلتكَ للعبور لا تفقدها |
Onu kaybetme. Onu iyi saklamalısın. | Open Subtitles | لا تفقدها وأحرص عليها |
İşte davetiyen. Sakın kaybetme. | Open Subtitles | إليك دعوة، لا تفقدها. |
- Al. Sakın kaybetme. | Open Subtitles | هاك ، لا تفقدها |
Evdeki tüm kapı ve pencereler kapalı. Az önce kontrol ettim. | Open Subtitles | جميع الأبواب والنوافذ بالمنزل مغلقة لقد تفقدها الأن |
Onun iyi olup olmadığını kontrol eder misin? Final sınavım ve ardından bu gece radyo programım var. | Open Subtitles | يجب عليك تفقدها ,فلدي إمتحان نهائي ثم برنامجي الإذاعي الليلة |
Ama sinir sistemini kontrol etmesini engelleyebilirsiniz. | Open Subtitles | لكن يمكنك ان تفقدها السيطرة على التحكم بالجهاز العصبي |
Bunu çantaya koyuyoruz ve eve gidene kadar yemiyoruz. - ...çünkü kontrol etmem gerekiyor. - Sadece bir tane. | Open Subtitles | نضعها في الحقيبة ولا نأكلها حتى نعود للمنزل، لأن عليّ تفقدها |
Yakında hepsini kaybedeceksin. | Open Subtitles | قريباً تفقدها جميعاً |
O zaman kaybedeceksin. | Open Subtitles | ثم يجب عليك تفقدها. |
Ve biliyorum ki sen de onu kaybediyorsun. | Open Subtitles | وأعرف أنك تفقدها أيضاً |
Tutabilirsin. Onu iyi saklayın. Bu gece kaybetmeyin. | Open Subtitles | أحتفظ بها في أمان لا تفقدها, إنها مهمة |
Umarım kaybetmezsin. | Open Subtitles | أتمنى أن لا تفقدها |
Yani adamı arasan işi kaybedebilirsin. | Open Subtitles | لذا إن إتصلت سائلاً عن حصولك على الوظيفة، قد تفقدها |
- Bu fırsatı kesinlikle kaçırma. | Open Subtitles | تَعْرفُ، أنت حقاً يَجِبُ أَنْ لا تفقدها. |
Eğer aranız bu kadar iyiyse onu neden kaybedesin ki? | Open Subtitles | ...ولماذا قد تفقدها إذا كانت أموركما تسير بخير ؟ |
"Onu kaybetmeyeceksin." Bunu bir zamanlar sana söylediğimi hatırlıyorum. | Open Subtitles | لن تفقدها .. انا اتذكر قلت لك هذا الكلام في السابق |