"تقابلك" - Translation from Arabic to Turkish

    • tanışmak
        
    • buluşacak
        
    • buluşmak
        
    • görüşecek
        
    • tanışmamış
        
    • sizinle
        
    • görüşmemesi
        
    Babası olduğunu biliyor ve seninle tanışmak istediğini söylüyor. Open Subtitles تعرف بأنّك أبّاها وتقول انها تريد حقا أن تقابلك
    Annem seninle tanışmak ve kendini tuhaf hissetmeni istiyor. Open Subtitles امي تريد ان تقابلك وتجعلك تشعرين انك غريبة
    Herneyse, seninle tanışmak istiyor. Open Subtitles لذا على ايت حال, تريد ان تقابلك هل هناك اي فرصة
    Ailen öbür dünyada seninle buluşacak. Open Subtitles عائلتك سوف تقابلك في الآخره
    Bugün buluşmak istiyor. Open Subtitles انها تريد ان تقابلك اليوم انها ليست بعيدة عن هنا
    Seninle yarın 16:00'da salıncakların orada görüşecek. Open Subtitles يمكنها أن تقابلك غدا في الرابعة عصرا بجوار الأرجوحة
    Tanışman gereken bir kız var. Tam sana göre ve Ted'le tanışmış mı? Hayır, tanışmamış. Open Subtitles هناك فتاة يجب أن تقابلها، إنها ملائمة لك تمامًا، و"أقابلتك؟"، كلا "لم تقابلك"
    Saat 20:00'de sizinle akşam yemeği yiyecek ve bir konuşma yapacaktı? Open Subtitles كان مفترض أن تقابلك في الثمنة وتلقي خطبة ؟
    Ve ona seninle bir daha görüşmemesi söylendi. Open Subtitles وتلقّتْ أوامر بألّا تقابلك ثانيةً.
    Duyar duymaz seninle tanışmak istediğini söyledi. Open Subtitles لذا هي تحتاج أن تقابلك قبل جلسة الاستماع
    Dışarda seninle tanışmak isteyen bir kadın var. Open Subtitles هناك امرأة بالخارج تريد ان تقابلك
    Eğlenceli biri ve asıl olay şu ki seninle tanışmak istiyor. Open Subtitles هي مضحكة و... هاهو الشيء تريد أن تقابلك.
    BFG,kraliçe seninle tanışmak istiyor. Open Subtitles أيّها الـ "ع.و.ض"، الملكة تود .حقًا أن تقابلك
    Ve her zaman seninle tanışmak istedi. Open Subtitles .أرادت دائماً أن تقابلك
    - Seninle tanışmak istiyor. - Evet, samba yaparız! Open Subtitles تريد ان تقابلك ونرقص سامبا
    sizinle tanışmak isteyeceğinden eminim. Özür dilerim. Open Subtitles أعرف بأنّها تودّ أن تقابلك.
    Seninle tanışmak istiyor. Open Subtitles وتريد أن تقابلك.
    Ailen öbür dünyada seninle buluşacak. Open Subtitles عائلتك سوف تقابلك في الآخره
    sizinle düğün için orada buluşacak. Open Subtitles انها سوف تقابلك هناك للزفاف
    - Neden seninle sabahın 10'unda barda buluşmak istesin ki? Open Subtitles لماذا تقابلك في الحانة في العاشرة صباحا؟ ؟
    Simone seninle elbise bölümünde görüşecek. Open Subtitles حسنا ، سايمون سوف تقابلك في قسم الملابس
    Tanışman gereken bir kız var. Tam sana göre ve Ted'le tanışmış mı? Hayır, tanışmamış. Open Subtitles هناك فتاة يجب أن تقابلها، إنها ملائمة لك تمامًا، و"أقابلتك؟"، كلا "لم تقابلك"
    Kadınlar sizinle yatıp yatmayacaklarını tanışmanızın ilk beş dakikasında bilir. Open Subtitles المرأة تعلم إن كانت ستضاجعك من أول خمس دقائق تقابلك فيها
    Ama Jasira'nın seninle görüşmemesi gerekiyordu. Open Subtitles (إلا أن (جسيرا .ليس من المفروض أن تقابلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more