raporları ülkeyi şok etmişti ve kariyerini de araştırmacı gazeteci, yurttaş lider ve insan hakları avukatı olarak değiştirdi. | TED | كان من شأن تقاريرها إحداث ضجة في الدولة وانطلاق رحلتها المهنية كصحفية استقصائية، وزعيمة مدنية ومدافعة عن حقوق المدنية. |
Elbette. Onun DHD raporları inanılmaz, değil mi? | Open Subtitles | بالطبع، إن تقاريرها عن جهاز الإتصال بالبوابة لا تُصدق، أليس كذلك؟ |
Elli Alman tümeninin harekete geçtiğine dair istihbarat raporları peşpeşe geliyordu. | Open Subtitles | .... كل نقطه حدوديه أكدت فى تقاريرها على أن هناك ما يناهز الخمسون فرقه ألمانيه تتحرك فى أتجاه الحدود |
Sağlık raporları bunu doğruladı. | Open Subtitles | مصرح به في تقاريرها الطبية |
Annie'nin raporları kusursuz. | Open Subtitles | آني) دقيق جدا في تقاريرها) |