Sırf bencil bir tavşanın canı istemiyor diye dört bin senelik gelenek bitemez. | Open Subtitles | تقاليد 4 آلاف سنة لا تنتهي عندما لا يرغب أرنب أناني بالقيام بعمله |
Nijo Dojo'nun harika ve eski gelenekleri olan bir yer olduğunu duydum. | Open Subtitles | سمعت أن نيجي دوجو هي مكان رائع ذو تقاليد قديمه |
Şimdi sıra geleneksel Doğu Avrupa düğün oyunlarını oynamaya geldi. | Open Subtitles | الأن حان وقت للعب ألعاب زفاف من تقاليد اوروبا الشرقية |
Korsanların en eski ve asil geleneğini uygulasak iyi olur bence. | Open Subtitles | أتعقد أن الوقت قد حان كي نعتنق تقاليد أقدم وأشهم القراصنة |
Bak, gece boyunca şu boktan okul geleneğine katılabilmek için bir içki almaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنظر, لقد قضيت كل اليل أحاول أن أشتري مشروب واحد0 لكي أستطيع المشاركة في تقاليد هذي المدرسة المصندقة, |
Bunun adı Striptiz Bulmacası. Biz yaptık. Bando Kampı geleneğidir. | Open Subtitles | تدعى ستريب تريفا، نحن اخترعناها إنها من تقاليد مخيم الباند |
Yani ben seyircilerden hiç kimseye koşup Torajanlıların geleneklerini benimsemelerini önermiyorum. | TED | لذلك أنا لا أقترح أن أي شخص في هذا الجمهور يجب أن يمضي و يتبنى تقاليد التوراجيين. |
Bazı kabile geleneklerine karşı tutumunu değiştirdi mi? | Open Subtitles | ألم يغير هذا موقفك تجاع تقاليد قِبلية معينة؟ |
Birçok geleneğimiz vardır. Kariyerimde, birçoğunu yaşadım. | Open Subtitles | لدينا تقاليد كثيرة و خلال عملى اصبحت خبيرا بأغلبها |
Jamaika'da fötr şapka takmak gibi bir gelenek yoktu. | TED | الآن لا توجد تقاليد لارتداء تلك القبعات في جامايكا |
Görüyorsunuz, bu toparlama fikri ile alakalı harika bir şey: Yeni. Hiçbir mevcut gelenek yok. | TED | ترون، إن هذا هو الشيء الرائع بخصوص فكرة ترتيب الفن: إنه جديد. لذا، فلا يوجد له تقاليد ثابتة |
Yeni kuşak, yeni bir gelenek oluşturabilir. | Open Subtitles | لكي يستطيع الجيل الجديد ان يكوّن تقاليد جديده |
Her sene, inanıp, dört gözle bekledikleri büyük aile gelenekleri olmasını istiyorum. | Open Subtitles | اريد ان يكون لديهم تقاليد عائلية كبيرة من عام لعام متوارثة يعتمدون عليها ويتطوروا بها |
Shaolin ve Wudang'ın gelenekleri bir jenerasyondan diğer bir jenerasyona geçti. | Open Subtitles | تقاليد شاولين وودانق نقلوها من جيل إلى آخر هم سادة الجيل الثامن والثمانون |
Şimdi 2011 Mezuniyet Kralı ve Kraliçesi'nin geleneksel ilk dansına tanık olacağız. | Open Subtitles | و الآن ترقبوا تقاليد. ملك و ملكة الحفل الراقص يتشاركون رقصتهم الأولى. |
geleneksel olarak, akademi bu güçleri sizi birbirinize karşı iki gün süren bir kavgaya koyarak test ediyor. | Open Subtitles | من تقاليد الأكاديمية أن تختبر تلك الصفات الحميدة، بتحريضكم ضد بعضكم بعضاً في معركة لمدة يومين. |
Ben de ailemdeki dede ve büyükbaba geleneğini bozmayı umuyorum. | Open Subtitles | هذا من تقاليد عائلتي أنا آمل أن أكسر تقاليد عائلتي |
Evet ama daha başka Noel geleneğine el atmaman için, evden çıkıp işime ya da koro çalışmama gidemiyorum. | Open Subtitles | لاأستطيع ترك المنزل لوهلة للعمل او للتمرين وأكتشف أنك أنهيت بضعة تقاليد للعيد |
Eğitim almamak, sınıfta kalmak aile geleneğidir. | Open Subtitles | لا تعتبرها فشل انها، تقاليد عائلية. |
Ama henüz şatonun geleneklerini bilmediğiniz için bu kesinlikle sizin hatanız değil... | Open Subtitles | ولكن هذه ليست بالتاكيد غلطتك ما لا تعرفه أن هذه من تقاليد القلعة |
Ben her zaman eski ve asil korsan geleneklerine bağlı kaldım. | Open Subtitles | أنا لم اعتنق سوي أقدم وأشهم تقاليد القراصنة أنا أعلن أن ما علينا فعله هو |
Sanırım bu yeni aile geleneğimiz olabilir. | Open Subtitles | اعتقد انه اصبح لدينا تقاليد عائلية جديدة |
Her zaman söylemiştim, buralarda yeni gelenekler gerekli diye. | Open Subtitles | أنا كنت أقول أننا نحتاج إلى تقاليد جديدة هنا |
Aile geleneklerimiz var, bunlardan en önemlisi ise Noel'de bir arada olmak. | Open Subtitles | لدي تقاليد عائلية أكثرها اهمية هو ان نكون معاً في عيد الميلاد |
Fakat bu yolda ilerlemek biraz sıkıntılı. Çünkü Hristiyanlık son derece - listede olmasına rağmen - son derece özel bir gelenektir. | TED | الان هناك صعوبة بالاستمرار على هذا النحو وهو أن المسيحية لها و بشكل مفرط، حتى في تلك القائمة، تقاليد محدده للغاية. |
Filistin toplumu geleneğinde erkeklerin haneye girmesi yasaktır. | TED | في تقاليد الشعب الفلسطيني، يعتبرمحرماً للرجال الغرباء بالدخول إلى بيوت الأهالي، |
Sevgili Savitri geleneklerinden uzakta yaşıyor diye onları sürdürmeyeceğini mi sanıyorsun? | Open Subtitles | ماذا تعتقدين يا سافيتري انك بابعاده عن تقاليد رانجهور انك سوف تنسيه انه من رانجهور يمكن ان تخرجي راتور من رانجهور ولكن لايمكن ان تخرجي رانجهور من الراتور |
Zombi ilmi on yıllardır ortak bilincin bir parçası olmuştur. | Open Subtitles | كانت تقاليد الزومبى جزء من الوعي الجماعي لعقود من الزمن. |