"تقولوا لي" - Translation from Arabic to Turkish

• söylemeyin
• söyleme bana
• söylemediniz
• söyleyemezsiniz
• olduğunu söyleme

Bunu başarabiliriz. Bunu başarabilecek kapasitemizin olmadığını söylemeyin sakın.
يمكن أن نفعل ذلك. لا تقولوا لي بأننا لا نملك القدرة على ذلك

Bana şu bıçağı kaybetme, sonra da sinemaya gitme hikayesine inandığınızı söylemeyin.
لا تقولوا لي أنكم تصدقون تلك القصة المزيفة حول فقدان السكين وحول ذهابه إلى السينما.

İki seneden fazladır kombinatorik üzerine çalışıyoruz ve bunu, fizik için bir kenara bırakacağını söyleme bana.
لا تقولوا لي أعمل معكم لأكثر من 2 سنوات على التوافقية , وأنت تسير لمجرد أن يلقي جميع بعيدا عن الفيزياء.

Aramızdaki kıvılcımı hissetmediğini söyleme bana.
لا تقولوا لي لم تكن قد شعرت الشرارة بيننا.

İyi skorun aslında iyi olmadığını neden söylemediniz?
لماذا لم تقولوا لي أن النتيجة الجيدة ليست أمراً جيداً ؟

Duraklamayı fark etmediğinizi söyleyemezsiniz.
لا تقولوا لي بأنكم لم تلاحظوا ذلك التوقف

Sakın Toby'nin Noel ruhu ile ilgili haklı olduğunu söyleme.
لا تقولوا لي الحق توبي ل عن روح عيد الميلاد.

Bana etkilenmediğinizi söylemeyin. Bana ilgilenmediğinizi söylemeyin.
لكن لا تقولوا لي أنها لم تغركم لا تقولوا إنها ليست مثيرة

Burada yaşayıp bu parçayı bilmediğinizi söylemeyin sakın!
لا تقولوا لي بأنّكم تعيشون هنا و لا تعرفون هذه المقطوعة

Arkadaşlar, onun bir bela olduğunu düşünmediğinizi söylemeyin.
يا رفاق لا تقولوا لي بأنكم لا تعتقدون بأنها مشكلة

Bombanın, burada olduğunu söylemeyin sakın.
لا تقولوا لي إن القنابل هنا معكم يا رجال

Bana bu kanunsuz maske takan şiddet severlerin çocuklarımızı koruyacağını söylemeyin.
لا تقولوا لي إن هؤلاء المقتصّين المقنعين ومحبي الفوضى هم يحمون أطفالي

Bob Dylan'ın bir kutuda olmadığını söyleme bana sakın.
لا تقولوا لي أنّ المغني بوب ديلان لا يتلاءم في صندوق.

Ekonomi konferansına gelmeyi eğlenceli bulduğunu söyleme bana.
- أوه. لا تقولوا لي الخروج إلى مؤتمر اقتصادي هي فكرتك جيدة من الوقت.

Bundan kaçacağını söyleme bana.
لا تقولوا لي أنك ستعمل أهرب من هذا.

Neden geleceğinizi bana söylemediniz?
لما لم تقولوا لي بأنكم قادمون؟

Meleklerin olmadığını bana söyleyemezsiniz. Hep bir ağızdan "Amin" der misiniz?
لا يمكنكم أن تقولوا لي بأن الملائكة غير موجودة, هل أسمع قول آمين؟

Duaların işe yaramadığını söyleyemezsiniz.
لا تقولوا لي أن الدعاء لم ينفع

Bu küçük kızın aradığımız katil olduğunu söyleme şimdi. O değil, babası.
حسنا، لا تقولوا لي ان هذه الفتاة الصغيرة هي قاتلنا

-Sakın kasıt bitin olduğunu söyleme.
لا تقولوا لي حتى لديك السرطانات.