Karın üçüncü hatta. Acil olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | زوجتك على خط ثلاثة تقول أنّها حالة طارئة |
Olay gecesi okul aile birliği toplantısında olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | تقول أنّها كانت في إجتماع للآباء بالمدرسة في الليلة قبل الماضية |
Bu seferkinin mükemmel olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | تقول أنّها رائعة. |
Ryan. Bir kadın geldi. Carroll'ın tarikatından olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | (رايان)، ثمّة امرأة هنا تقول أنّها أحد أعضاء طائفة (كارول) |
Kendi Vincent'ını öldürdüğünü söyleyen de o günlük değil miydi? | Open Subtitles | أليست تلك نفس المذكرة، التي تقول أنّها قتلت خليلها؟ |
Ahbabınız olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | إنّها تقول أنّها صديقتك |
İyi olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | إنّها تقول أنّها بخير. |
Washington, acımasız olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | -واشنطون) تقول أنّها قاتلة) |
Ama onun bir tesiste MS hastalığıyla savaştığını söyleyen bir mektup gördüm. | Open Subtitles | لكنني رأيتُ رسالة تقول أنّها في دار رعاية تصارع التصلب المتعدد. |
Çünkü bekleme odasında karın olduğunu söyleyen biri var. | Open Subtitles | لأنّ هناك امرأة في غرفة الانتظار تقول أنّها زوجتك. |
Caroline içeride sana tokat atmak için para ödediğini söyleyen bir kadın var. | Open Subtitles | (كـارولين)... هناك إمرأة تقول أنّها دفعت لتصفعكِ. |