Yani konuşan domatesi yeniden tasarlamazsak herifin imzalamayacağını mı söylüyorsun? | Open Subtitles | أنت تقول لي أنه لن يوقع حتى نعيد تصميم البندورة المتكلمة؟ |
Karavan bulabileceğini mi söylüyorsun yani? | Open Subtitles | أنت تقول لي أنه يمكنك ..الحصول على مقطورة |
Karavan bulabileceğini mi söylüyorsun yani? | Open Subtitles | أنت تقول لي أنه يمكنك ..الحصول على مقطورة |
Hayır. İç güdülerim o kadar uzağa gitmeyeceğini söylüyor. Gizli bir sığınağı olmalı. | Open Subtitles | لا, غرائزي تقول لي أنه لا يمكن أن يرحل بعيداً, لا بد أن لديه مخبأ سري |
Kardeşim Güney Amerika'da olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | أختي تقول لي أنه في أمريكا الجنوبية |
Oğlumun hayatını kurtarma için bu küçük kızı öldürmem gerektiğin söylüyorsun. | Open Subtitles | تقول لي أنه عليّ أن أقتل الفتاة الصغيرة لأنقذ ابني |
Bana Pakistanda kimsenin onu tanımlayamadığını mı söylüyorsun? | Open Subtitles | كنت تقول لي أنه لا وجود لهذا المرء في باكستان ؟ |
Hayatının geri kalanında onu tekerlekli sandalyeye mahkum etti. Ve sen bana onun ölmeyi hak etmediğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | وضعها في الكرسي المدولب لبقية حياتها و تقول لي أنه لا يستحق الموت ؟ |
Adam topallıyordu ve sen gelmiş adamlarınızı geçtiğini söylüyorsun? | Open Subtitles | ذلك الفتى كان يعرج وأنت تقول لي أنه استطاع الفرار من رجالك؟ |
Yani onları haklamakla ilgili bilgi olmadığı mı söylüyorsun? | Open Subtitles | أنت تقول لي أنه لا توجد طريقة؟ |
Şimdi sen, bana Hollywood'da böyle bir film şirketi olduğunu mu söylüyorsun. | Open Subtitles | هل تقول لي أنه هناك شركة إنتاج أفلام, في هوليوود, في هذه الأثناء... |
Şimdi bana Afrika'da açlıktan ölen bir kişinin bile olmadığını mı söylüyorsun? | Open Subtitles | هل تقول لي أنه لايوجد أحد جائع في "أفريقيا" |
- Gidemeyeceğimi mi söylüyorsun? | Open Subtitles | هل تقول لي أنه لا يمكنني الرّحيل؟ ..لا. |
- Gidemeyeceğimi mi söylüyorsun? | Open Subtitles | هل تقول لي أنه لا يمكنني الرّحيل؟ ..لا. |
Ve bana bunun kimsenin göremeyeceğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | وأنت تقول لي أنه لا أحد سيرى ذلك ؟ |
Onların kötü canlarından dışarı çıktı bizim Aslan ve Chris orada adım attı, bana söylüyorsun? | Open Subtitles | (هل تقول لي أنه عندما (ليو و (كريس) دخلوا هناك الأشرار منهم خرجوا ؟ |
- Onun Dance olduğunu mu söylüyorsun? | Open Subtitles | هل تقول لي أنه من الرقص؟ |
Deneyimlerim bana bunun bir intihar olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | تجربتي تقول لي أنه هو الانتحار. |
Hayır, kaynaklarım bana gerçekten işe yaradığını söylüyor. | Open Subtitles | رقم مصادري تقول لي أنه يعمل فعلا. |
Bakın, sekreterim personel toplantımızın vaktinin geldiğini söylüyor. | Open Subtitles | "اسمعوا، سكرتيرتي تقول لي أنه حان موعد اجتماع الموظفين." |