"تقوم به هو" - Translation from Arabic to Turkish

    • yaptığın
        
    Masada ne zaman kimliği belirsiz bir hasta olsa yaptığın ilk şey etraftakilere hastanın künyesini bulmaları için bağırmak oluyor. Open Subtitles كلما كان لدينا شخص مجهول الهويّة على الطاولة أول شئ تقوم به هو الصّراخ في أحد للذهاب لإحضار بيانات المريض.
    yaptığın tek şey oturup ısınmak olunca disiplini korumak biraz zor oluyor. Open Subtitles من الصعب الحفاظ على الإنضباط عندما يكون كل ما تقوم به هو الجلوس لتدفأ نفسك
    Öyle bir şey demedim ben. Söylemek istediğim mermileri tutup silaha yerleştiriyorsun, tek yaptığın bu. Open Subtitles مهمتك هي إعادة الشحن كل ما تقوم به هو وضع قذيفة في فتحة.
    Senin umurunda mı? Tek yaptığın video oyunu oynamak. Open Subtitles لم تهتم كل ما تقوم به هو لعب ألعاب الفيديو.
    Şimdi tek yaptığın milleti ezip varlığını kanıtlamaya çalışmak. Open Subtitles و الأن تأخرت جداً و كل ما تقوم به هو محاولات لإثبات الوجود
    Tek yaptığın şeker yiyip oyun oynamak. Open Subtitles كل ما تقوم به هو اكل الحلوى ولعب العاب الفيديو
    Ama tek yaptığın bu konu üzerine tartışmaksa neden seninle olmak isteyeyim? Open Subtitles لكن ما الذي يجعلني أرغب في أن أكون معك إذا كان كل ما تقوم به هو الجدال في هذا الشأن ؟
    Tek yaptığın onları daha da kışkırtmak oluyor. Bunun kime, ne faydası var? Open Subtitles وكل ما تقوم به هو أنك تعاديهم ومن تخدم بهذا؟
    zengin adama; "Tabi ki, yaptığın şey," "Tanrı'nın bizden isteği olan şefkatli olmaya yanıt vermektir." TED فقال للرجل الغني " ان ما تقوم به " هو اجابة لتعاليم الاله بان نكون رحماء
    Şimdi ise tek yaptığın eleştirmek. Open Subtitles و الآن كل ما تقوم به هو الانتقاد فقط
    yaptığın her şeyin amacı onu göstermek olmalı. Open Subtitles كل ما تقوم به هو بهدف لفت الأنظار إليها .
    yaptığın şeyin taciz olduğunu söyledi. Open Subtitles إنه يقول أن ما تقوم به هو مضايقة
    Onları koruyormuş gibi davranıyorsun... ama aslında yaptığın... onların berbat bir hapishaneye düşmelerini ya da gebermelerini garantiye almak. Open Subtitles كنت تتصرف مثلك حمايتهم، عندما، في الواقع، كل ما تقوم به هو التأكد من أنها سوف ينتهي بهم المطاف في سجن تحديث الصفحة الملف أو سخيف ميت.
    - Hayır Altı, yaptığın şey bu değil yaptığın şey ölmek beraberinde de pek çok masum insanı götürüyorsun. Open Subtitles لا، "ستة"، هذا ليس ما تقوم به ما تقوم به هو الموت ستأخذ الكثير من الناس الأبرياء معك
    Bütün yaptığın insanları ezmek... Open Subtitles كل ما تقوم به هو سحق الناس
    yaptığın şey bir deneme. Open Subtitles ما تقوم به هو تجربة
    Patrick, tek yaptığın taviz vermek. Open Subtitles يا (باتريك)، كل ما تقوم به هو التسوية.
    - Doğru ya. yaptığın her şey "sözde" zaten. Open Subtitles " كل شيء تقوم به هو " زعما

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more