"تقيأتي" - Translation from Arabic to Turkish

• kusmuştun

sen sadece bu kadar değilsin ellerin küçücük ve bir defasında da koridora kusmuştun, hazırlanman zaman alır ama hazırlandığında iyi görünürsün oh, Vicky
# أنتِ لست بـ هذا الطول # # و يدك صغيرة # # و في مرة تقيأتي في المدخل #

Renk savaşının ortasında turuncu renk kusmuştun, hatırlıyor musun?
هاي ، هل تذكرين عندما تقيأتي برتقالا

Doğru ya, orta okulda bütün alkolsüz biraları içip oyun odasına kusmuştun.
أوه , حفلة (آرون فنك) في المدرسة المتوسطة, عندما شربتي الكثير من البيرة ذات النكهات حتى تقيأتي في غرفة الألعاب ؟

O gün kaç kere kusmuştun?
كم مرة تقيأتي ذلك اليوم؟

Hayır, Janet. Tampa iki sene önceydi. İyi hatırlıyorum çünkü kamyonunda çocuğun tekini yerken kusmuştun.
لا يا(جانت) (تامبا) كانت قبل سنتين أتذكر ذلك بسبب أنك تقيأتي...