"تكتسب" - Translation from Arabic to Turkish

    • kazanıyor
        
    • hak
        
    • kazanmak
        
    • edinirsin
        
    • kazanman
        
    • kazanıyorsun
        
    Söz konusu grup dünya çapında kazandığı yandaşlar sayesinde ün kazanıyor. Open Subtitles مجموعة اسئله تكتسب الشهره تحت عدد من بطاقات الدعوه في جميع انحاء العالم
    Ama onu burada yavaşlatacak kadar büyük kara parçası olmadığı için bu sürekli momentum kazanıyor. Open Subtitles لكن مع عدم وجود كتلة أرضية كافية هناللإقلالمن سرعتها... فإنها تكتسب قوة دافعة
    Arzu ettiğiniz şekilde bir övgüyü hak etmek yerine bir başkasının size bunu bahşetmesini istiyorsunuz. TED فأنت لا تكتسب الإطراء الذي تريده، بل تتمنى أن يعطيك أحدهم إياه.
    Fakat bu tür bir güveni kazanmak için aylar gerekebilir. Open Subtitles و لكن الامر يحتاج لاشهر كى تكتسب هذه الدرجة من الثقة
    Farklı insanlardan bilgelik, hayat dersleri edinirsin. Open Subtitles تكتسب المعرفة، دروس الحياة من أشخاص وأماكن مختلفين.
    Onun güçlerini kazanman mümkün müdür diye bakmak? Open Subtitles وترى إذا كان ممكنًا أن تكتسب قواه؟
    Ben öyle cesur değilimdir. Şimdi oraya gidip o cesareti kazanıyorsun yoksa çelikten bacaklarımı kıçında kırarım. Open Subtitles إما أن تكتسب ذلك القدر من الشجاعة فورًا، أو سأحطّم ساقيّ الفولاذيين على مؤخّرتك.
    Ahiren yeni bir plan destek kazanıyor. Open Subtitles هناك خطة معارضة تكتسب الدعم مؤخراً
    Ringdeki kendine has hareketleriyle tanınan güreşçi Sultan şimdi çok sıra dışı bir şekilde şöhret kazanıyor. Open Subtitles سلطان، المصارع المعروف عن التحركات فريدة من نوعها في الحلقة... تكتسب شعبية الآن عن شيء الأكثر غرابة.
    "Ahlakçı Çoğunluk" güç kazanıyor. Open Subtitles ... أعاد( ريغان)بناءأمريكا والأغلبية الأخلاقية تكتسب قوة
    Acı çekerek ve dua ederek hak etmen gerektiğine inanırlar aynı senin dün gece başardığın gibi. Open Subtitles وبأنك يجب أن تكتسب روحك من خلال المعاناة والصلاة كما عملت ليلة أمس
    Bunca zaman sonra bir kere de, bunu düşünmeyi hak etmedin mi sence? Open Subtitles لمرة واحدة فقط، بعد كل هذا الوقت. ألم تكتسب الحق في التفكير في هذا؟
    Hayır, hak edene kadar da duymayacağım. Open Subtitles كلا ، ليس قبل أن تكتسب إحترامي
    Sen buna hayatını kazanmak mı diyorsun? Open Subtitles , هل هذا ما تدعوه تكتسب و تعيش
    "Mason, bir çocuğun... güvenini kazanmak için nasıl gülümsediğini göstersene bana. " Open Subtitles أرني كيف تبتسم كي تكتسب ثقة طفل
    Tamam, koğuştaki hastaların güvenini kazanmak için kendin de psikolojik olarak hastaymışsın gibi davranıyorsun. Open Subtitles {\pos(192,220)}إذن كي تكتسب ثقة المرضى بالجناح فأنت تتظاهر أنك مريض عقلياً
    - Çok daha fazla hayatı deneyim edinirsin. Open Subtitles بإمكانك أنت تكتسب تجارب حياتيه أكثر
    Tecrübe edinirsin. Böylece askerliğin bitince, bir işin olur ve hayatını kazanırsın. Open Subtitles سوف تكتسب خبرة بذلك بعد الجيش
    Seyahat edersen, birkaç numara edinirsin. Open Subtitles عندما تُسافر، تكتسب أشيائاً...
    30 saniye kadarlığına gittim. Şimdi de yeniden girişi kazanman gerek. Open Subtitles 268)} .غبتُ لـ30 ثانية يا صاح - .والآن عليك أن تكتسب دخولك من جديد -
    Saygısını kazanman gerek. Open Subtitles عليك أن تكتسب إحترامه.
    Kayıtlar gizlendi, ama gizli bir organizasyon tarafından takip ediliyorsan, temel hack'leme becerileri kazanıyorsun. Open Subtitles السجِلات قد أُقفِلت لكن عندما تتعقبك منظمة سرية فإنك تكتسب مهارات القراصنة الأساسية
    Sen yolunu burada kazanıyorsun. Open Subtitles تكتسب طريقك هنا' إذا أردت الإحترام

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more